20. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/29 Karar No: 2013/4801
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/29 Esas 2013/4801 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2013/29 E. , 2013/4801 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Tarakçı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında, Söğütlü Köyü 101 ada 1 ve 122 ada 1 parsel sayılı sırasıyla 368 ha 9193,22 m² ve 315 ha 1463,63 m² yüzölçümündeki taşınmazlar, orman niteliği ile Hazine adına tesbit edilmiştir. Davacı ... , tapu kaydı, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece, davacının dava sebep ve delillerini bildirmediğinden davasının 3402 sayılı Kanunun 28/2. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına ve dava konusu parsellerin orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Tarakçı tarafından temyiz edilmekle Dairece bozulmuştur. Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 12/03/2007 gün ve 2007/665 - 3058 sayılı bozma kararında özetle; “Mahkemece, 3402 sayılı Kanunun 28/2. maddesine göre, dava sebep ve delillerini bildirmesi için meşruhatlı davetiye çıkartılan, davacının dava sebep ve delillerini ilk duruşma oturumuna kadar ve ilk oturuma gelmek suretiyle bildirmediği gerekçesiyle, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Ne varki; mahkemece davacıya çıkartılan ilk oturum davetiyesinin okunaklı olmadığı gözlenmiştir. Bu durumda; 3402 sayılı Kanunun 28/2. maddesi hükmüne uygun biçimde düzenlenmemiş davetiyenin tebliği üzerine kanunun bu maddesi uygulanarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olması doğru değildir. Ayrıca, 21/07/2006 tarihli ara kararı ile davacı tarafa verilen önelin kesin olduğu ve yerine getirilmemesi durumunda doğuracağı sonuçlar açıklanmadığından, H.U.M.K."nun 163. maddesi gereğince hukuksal sonuç doğurması da mümkün değildir.” denilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyulmuştur. Mahkemenin birleşen 2006/27 Esasa sayılı dosyasında davacı ... 122 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tespitinin iptaliyle adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davacı ... Tarakçı ve ... tarafından açılan davaların ayrı ayrı reddine, dava konusu taşınmazların tesbit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Tarakçı tarafından 101 ada 1 parsel içiresinde kalan ve fen bilirkişi raporunda (B) harfiyle işaretli bölüme yönelik temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu, 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parseller orman alanı içinde bırakılmıştır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada temyize konu taşınmaz bölümünün 6831 sayılı
Kanunun 17/2. madde hükmüne göre orman içi açıklık niteliğinde orman sayılan yerlerden olduğu ve bu tür yerlerin 20/11/2012 günlü Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 16. maddesi gereğince orman olarak sınırlandırılmasının zorunlu olduğu, davacının dayandığı tapu kaydının çekişmeli taşınmaza uymadığı, ayrıca taşınmazın 25 yıldır kullanılmadığı ve üzerinde geven gibi çok yıllık çeşitli bitkilerin bulunduğu, bu nedenle davacı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşmadığı belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 30/04/2013 günü oy birliğiyle karar verildi.