16. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/1074 Karar No: 2013/845 Karar Tarihi: 12.02.2013
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/1074 Esas 2013/845 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2013/1074 E. , 2013/845 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Kullanım kadastrosu sırasında Battalgazi Mahallesi çalışma alanında bulunan 305 ada 3 parsel sayılı 462,36 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine "6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarıldığı, taşınmazın bahçe olarak 1992 yılından beri ... evladı ... ve ... evladı ...’lerin müştereken fiili kullanımlarında olduğu şerhi verilerek bahçe niteliği ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı, çekişmeli taşınmazın kendi zilyetliğinde olduğu iddiasıyla dava açmış, lehine zilyetlik şerhi verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline, çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesine "İş bu taşınmaz bahçe olarak 1990 yılından beri ..."dan olma ...’in fiili kullanımındadır." şeklinde şerh verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, dava konusu taşınmazın davacının fiili kullanımında olduğu gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin 5831 sayılı Yasa ile 3402 sayılı Yasaya Eklenen Ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastro tespiti sırasında, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhtesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle Hazine adına tescil edileceği düzenlenmiştir. Bu kapsamda kadastro tespiti sırasında çekişmeli taşınmazın 1992 yılından beri ... ve ..."in kullanımında olduğu taşınmazın beyanlar hanesine yazılmıştır. Davacı ..., çekişmeli taşınmazın kullanım durumunun yanlış tespit edildiği iddiasına dayanarak dava açmıştır. Her ne kadar davalılar ... ve ... davayı kabul etmiş iseler de, taşınmazın mülkiyeti Hazineye ait olduğuna göre, ileri sürülen zilyetlik iddiasının Hazineye karşı da kanıtlanması gerekir. Ne var ki, mahkemece, taşınmaz üzerinde keşif yapılmasına rağmen çekişmeli taşınmaz üzerinde kimin, ne şekilde zilyet olduğu kullanım durumu yöntemince araştırılmamış, gerçek kişi davalıların kabul beyanı ile yetinilerek karar verilmiştir. Eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için, davacıya delillerini sunma imkanı sağlanmalı, bundan sonra mahallinde yerel bilirkişi ve yöntemince belirlenecek taraf tanıkları ile keşif yapılarak çekişmeli taşınmazın 3402 sayılı Yasa"ya 5831 sayılı Yasa ile eklenen Ek-4 maddesi uyarınca yerel bilirkişi ve tanıklara çekişmeli taşınmazın fiilen hangi tarihten beri kim veya kimler tarafından kullanıldığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, gerektiğinde bilirkişi ve tanık beyanları arasındaki çelişkiler yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 12.02.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.