20. Hukuk Dairesi 2013/1370 E. , 2013/4789 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan 20.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı gerçek kişiler tarafından istenilmekle, tayin olunan 30.04.2012 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden ... ve ... vekili Avukat ... ile diğer taraftan Orman Yönetimi vekili Avukat ... ile Hazine vekili Avukat ... geldi, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü;
K A R A R
Davacılar ... ve ... 17.09.2001 tarihli dilekçelerinde sınırlarını bildirdikleri ...Mevkinde bulunan 50 dönüm yüzölçümündeki taşınmazın, 40 yılı aşkın süredir eklemeli zilyetliklerinde olduğu, yararlarına zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu, Medeni Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adlarına tescili iddiasıyla dava açmışlardır.
... 17.07.2012 günlü dilekçesiyle, çekişmeli parselin babası ..."a ait iken üç yıl hayvan otlatmalarına izin verildiği, malik sıfatıyla zilyetliklerinin bulunmadığı, ... mirasçılarının açtığı dava sonunda, davacıların bu taşınmaza elatmasının önlenmesine karar verildiği, bu nedenle davacı gerçek kişilerin açtığı tescil davasının reddine karar verilmesi için davaya itiraz etmiştir.
Mahkemece, davacı gerçek kişilerin çekişmeli taşınmaza elatmalarını önlenmesine ilişkin ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 04.12.1996 gün ve 1995/126-733 sayılı kararının kesinleştiği, bu nedenle parselin nizasız zilyet edildiğinin söylenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişiler tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, genel kadastroda tapulama dışı bırakılan taşınmazın Medeni Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapuya tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, orman kadastrosu yapılmışsa da, henüz tamamlanmamış ve ilâna çıkarılmamıştır.
Gürcüçiftlik Köyünde genel arazi kadastrosu 1965 yılında yapılmış, çekişmeli taşınmaz bu çalışmada tapulama dışı bırakılmıştır.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın genel kadastroda ne olarak tapulama dışı bırakıldığı yöntemince belirlenmemiş, tarım uygun olup olmadığı, imar ve ihya görüp görmediği gördü ise ne zaman gördüğü, kimin tarafından, ne kadar süreyle, ne şekilde zilyet edildiği yöntemince araştırılmamışsa da,
Davacılar ... mirasçıları .... ve arkadaşları tarafından davalı sıfatıyla... aleyhine 27.02.1995 tarihli dilekçeyle, ...Köyünde bulunan 40 dönüm yüzölçümündeki taşınmazın ortak murisleri ...kaldığı, paylaşılmadığı, ancak; mirasçılardan ... tarafından bu yerin diğer davalılara satıldığı ve davalıların kanunî hakkı bulunmadığı, ..."ün bu yere
elatmalarının önlenmesi istemiyle açtığı davanın kabulüyle,... Dağı Mevkinide bulunan ... yolunun kuzeyindeki, Doğusunda ... tarlası, Kuzeyi ve Batısı tapulama harici fundalık ile çevrili 39 dönüm yüzölçümündeki taşınmaza elatmalarının önlenmesine ilişkin Düzce 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 04.12.1996 gün ve 1995/126-733 sayılı Kararının, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 03.06.1997 gün ve 1997/3552-4343 sayılı karar ile onandıktan, karar düzeltme istemi de aynı Dairenin 09.10.1997 gün ve 1997/5857-6699 sayılı karar ile red edildikten sonra kesinleştiği, işte somut olayda dava edilen çekişmeli taşınmazın, elatmanın önlenmesi davasına konu edilen bu taşınmaz olduğu, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin sözü edilen dosyasındaki davanın ve kararının, taraflar arasındaki çekişme niteliğinde olduğu, çekişmeli taşınmazın genel kadastroda tapulama dışı bırakıldığı 1965 yılından sonra, sözü edilen elatmanın önlenmesi davasının açıldığı 27.02.1995 tarihine ve elatmanın önlenmesine ilişkin kararın kesinleştiği 09.10.1997 tarihiden sonra da, somut olayda davanın açıldığı 17.09.2001 tarihine kadar kanunun öngördüğü, kesintisiz ve çekişmesiz 20 yıllık zilyetlik süresinin dolmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı gerçek kişilerin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden gerçek kişilere yükletilmesine, Yargıtaydaki duruşma tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık ücret tarifesine göre taktir edilen 990,00.-TL avukatlık ücretinin duruşma isteyen davacı gerçek kişilerden alınarak, red nedeni ortak olmasına göre eşit paylar ile kendini avukat ile temsil ettiren Hazine ve Orman Yönetimine verilmesine, 30.04.2013 günü oybirliği ile karar verildi.