23. Ceza Dairesi 2015/6457 E. , 2016/3867 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1-TCK"nın 155/2, 43/1, 51, 53, 52/2 maddeleri uyarınca 1 yıl 4 ay hapis ve 8000 TL adli para cezası
2-TCK"nın 207/1, 51, 53, 43/1 maddeleri uyarınca hükmedilen 1 yıl 4 ay hapis cezası
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan şirketin şubesinde sorumlu müdür olarak çalışan sanığın farklı tarihlerde peşin olarak satılan ürünlerin parasını uhdesinde tuttuğu ve peşin satış işlemlerini taksitli kredi kartıyla satış biçiminde kayıtlar yazmak suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediği iddia ve kabul edilen somut olayda;
1-Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Sanığın farklı tarihlerde peşin olarak satılan ürünlerin parasını uhdesinde tuttuğu anlaşıldığından hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 E. 2015/85 K. sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E.,2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 300 gün olarak tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "300 GÜN", "400 GÜN" ve "8.000 TL" ibarelerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla "5 GÜN", "6 GÜN" ve "120 TL" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Özel belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne gelince;
Sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın kayıtlar düştüğü defterin niteliğine yönelik herhangi bir araştırma yapılmamış olması karşısında gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; sanığın suça konu sahte kayıtları düştüğü belirtilen defterin vergi, ticaret hukuku ve maliye mevzuatına göre katılan şirket tarafından tutulması zorunlu defter niteliğinde olup olmadığı, ilgili sayfalarda sanığın imzasının bulunup bulunmadığının araştırılması, yerel mahkemece ilgili kayıtların ne surette özel belge niteliğinde olduğunun tartışılması ve toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 31.03.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.