Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/5910 Esas 2016/3866 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/5910
Karar No: 2016/3866
Karar Tarihi: 31.03.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/5910 Esas 2016/3866 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın kendisini sürücü kursunun müdürü olarak tanıtması ve katılandan aldığı para ile sürücü kursuna kayıt yapması ve sınavlara girmesine olanak sağlaması ancak katılan tarafından ödenen ücretin sürücü kursuna teslim edilmeyip mal edinilmesi suretiyle dolandırıcılık suçu işlendiği iddiasıyla açılan davada, mahkeme sanığın dolandırıcılık suçundan beraat etmesine karar veremeyip, sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmak suçu yönünden suçlu bulunarak 10 ay hapis ve 2.000 TL adli para cezasına çarptırılmasına hükmetmiştir. Ancak Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarihli kararına uygun olarak adli para cezasının alt sınırdan tayini gerektiği ve yeterli gerekçe gösterilmeden adli para cezasının alt sınırın üzerinde tayin edilmesi sebebiyle karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu'nun 157/1, 52, 62, 53/1 maddeleri: Dolandırıcılık suçu
- 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi: Hükmün bozulması sebepleri ve uygulanması
23. Ceza Dairesi         2015/5910 E.  ,  2016/3866 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 52, 62, 53/1 maddeleri uyarınca 10 ay hapis, 2.000 TL adli para cezası

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Kendisini sürücü kursunun müdürü olarak tanıtan sanığın, katılandan 375 TL para aldığı, katılanın kursa kaydının yapıldığı ve sınavlara girmesine karşın, katılan tarafından sanığa verilen kurs ücretinin sürücü kursuna teslim edilmeyip mal edinilmek suretiyle sanığın katılana karşı dolandırıcılık suçunu işlediği iddia ve kabul edilen somut olayda;
    1- Katılanın, sanığa verdiği para nedeniyle sürücü kursuna kaydının yapıldığı ve sınavlara girdiği, bu haliyle dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşmadığı, sanığın eyleminin sürücü kursuna karşı hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu yönünden değerlendirilmesi gerektiği, ancak bu konuda açılmış bir kamu davası olmaması karşısında, sanığın dolandırıcılık suçundan beraati yerine yasal olmayan gerekçeyle yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
    2- Kabule göre ise; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E.,2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 120 gün olarak tayin edilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 31.03.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.




















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.