9. Hukuk Dairesi 2015/35983 E. , 2019/2834 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili ve davalılardan T.C. ... tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı Bakanlığa ait hastanede diğer davalının elemanı olarak bilgi işlem biriminde bilgisayar teknikeri olarak çalıştığını, evlilik nedeniyle iş aktini feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ve fazla mesai ücreti alacaklarının davalılardan tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı T.C. ... vekili, husumet itirazında bulunarak davacının diğer davalının çalışanı olduğunu, bu nedenle davalı Bakanlığın alacaklardan sorumlu tutulamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı .... vekili, davacının tüm alacaklarının ibraname ile ödendiğini, talep edebileceği herhangi bir alacağının bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının davalı Bakanlığa bağlı hastanede 20.02.2007-01.12.2012 tarihleri arasında bilgi işlem biriminde bilgisayar teknikeri olarak çalıştığı, davacının davalı Bakanlık ile alt-asıl işveren ilişkisi bulunan taşeron firma diğer davalı Kardelen Şirketi elemanı olarak çalışmış olduğu, iş aktinin evlilik nedeniyle yasal süre içerisinde haklı gerekçe ile davacı tarafından feshedildiği, davalı Bakanlık her ne kadar husumet itirazında bulunmuş ise de, dosyaya ibraz edilen hizmet alım sözleşmeleri ve diğer belgeler dikkate alındığında davalılar arasında İş Kanunu"nun 2. maddesinde belirlenen şekilde alt-asıl işveren ilişkisi olduğu ve her iki davalının birlikte sorumluluğunun bulunduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili ile davalı T.C. ... vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı T.C. ...’nın tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında, işçilik alacaklarının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Zamanaşımı, alacak hakkının belli bir süre kullanılmaması yüzünden dava edilebilme niteliğinden yoksun kalmasını ifade eder. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere zamanaşımı, alacak hakkını sona erdirmeyip sadece onu "eksik bir borç" haline dönüştürür ve "alacağın dava edilebilme özelliği"ni ortadan kaldırır.
Bu itibarla zamanaşımı savunması ileri sürüldüğünde, eğer savunma gerçekleşirse hakkın dava edilebilme niteliği ortadan kalkacağından, artık mahkemenin işin esasına girip onu incelemesi mümkün değildir.
Belirsiz alacak davasında, dava tarihinde alacağın tamamı için zamanaşımı kesilir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 157. maddesi uyarınca, dava süresince tarafların yargılamaya ilişkin her işleminden veya hâkimin her kararından sonra zamanaşımı yeniden işlemeye başlar. Bu nedenle yargılama sırasında alacağın zamanaşımına uğradığından söz edilemeyeceğinden, davacının talep artırım dilekçesi üzerine ileri sürülen zamanaşımı definin de sonuca bir etkisi olmaz.
Somut uyuşmazlıkta, davacı vekili dava dilekçesi ile davasını belirsiz alacak davası olarak açmıştır. Yukarıda da belirtildiği üzere yargılama sırasında arttırılan taleplere karşı yapılan zamanaşımı definin hukuki sonucu olmadığından davacının talep artırım dilekçesi üzerine davalı T.C. ... vekili tarafından fazla mesai ücreti alacaklarına karşı ileri sürülen zamanaşımı def"ine değer verilerek yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 06.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.