Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/958 Esas 2014/13836 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/958
Karar No: 2014/13836
Karar Tarihi: 04.06.2014

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2014/958 Esas 2014/13836 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2014/958 E.  ,  2014/13836 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : 466 sayılı Kanuna göre tazminat talebi
    Hüküm : 76,33 TL maddi, 4200 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine.

    Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Tazminat davasının dayanağı olan Erzurum 1. Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesinin 1994/42 esas, 1997/48 karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinde; sanığın (davacının) Örgüt üyesi olmak suçundan tutuklu kaldığı, yargılama sonunda 25.03.1997 tarihinde beraatine hükmedildiği, hükmün temyiz incelemesi sonucunda onanmak suretiyle 23.11.1998 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının 23.03.2007 tarihinde, tazminata esas olan işlem tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanunun 2. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla,
    Gerekçeli karar başlığına dava tarihinin "23.03.2007" yerine "25.03.2007" olarak yazılmış olması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
    Ceza Dava dosyasında verilen beraat hükmünün kesinleşmesinden kısa bir süre sonra davacı vekilinin, 12.12.2006 tarih, 12012 yevmiye numaralı genel vekaletnameye istinaden, haksız tutuklama nedenine dayalı olarak davacı adına koruma tedbirleri nedeniyle tazminat talebinde bulunduğu ve vekaletnamede davacı vekiline, davacı adına dava açma hak ve yetkisi bulunduğu gibi beraat kararının kesinleşmesinden sonra veya öncesinde vekilin davacı tarafından azledildiğine ilişkin azilnamenin de bulunmadığının anlaşılması karşısında, davacı ile vekili arasında vekalet ilişkisinin devam etmekte olduğunun kabulü gerektiğinden tebliğnamedeki (1) ve (2) nolu, manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre, tutuklama tarihi ile tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar ele geçecek parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespit edildiğinden tebliğnamedeki (4) nolu görüşe, dava dilekçesinde yasal faizin başlangıç tarihinin dilekçe içeriğinde 14.12.1993 olarak belirtilmiş olması karşında tebliğnamedeki ( 5) nolu görüşe iştirak edilmemiştir.
    Bozma üzerine yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekili ile davalı vekilinin tazminat miktarına yönelik temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, isteme aykırı olarak ONANMASINA, 04.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.