Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5827
Karar No: 2019/4227
Karar Tarihi: 10.07.2019

Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2018/5827 Esas 2019/4227 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi         2018/5827 E.  ,  2019/4227 K.

    "İçtihat Metni"

    Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki İstanbul Anadolu 9.Asliye Ceza Mahkemesinin 06/03/2018 tarihli ve 2016/187 esas, 2018/135 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 23/11/2018 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A) Konuyla İlgili Bilgiler:
    1- Şüpheli ... hakkında “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçu nedeni ile İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sonucunda 05/02/2015 tarihli ve 2015/12567 soruşturma,2015/354 sayılı karar ile; 5237 sayılı TCK’nın 191/2. maddesi gereğince beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, aynı Kanun"un 191/3. maddesi uyarınca erteleme süresi içerisinde bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, aynı Kanun"un 191/4. maddesi gereğince erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına karar verildiği, kararın 22/04/2015 tarihinde şüpheliye tebliğ edildiği, kararın tebliği ve kesinleşmesi beklenmeden 09/02/2015 tarihinde infazı için İstanbul Anadolu Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
    2-İstanbul Anadolu Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 16/02/2015 tarihli çağrı yazısının şüpheliye 12/03/2015 tarihinde tebliğ edildiği, 10 günlük yasal süre içerisinde müdürlüğe başvurmaması nedeniyle evrak kapatılarak 21/04/2015 tarihinde savcılığa gönderildiği,
    3-İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca 09/11/2015 tarihinde; şüpheliye “7 gün içinde savcılığa başvurmaması halinde ısrar etmiş sayılacağı uyarısını içeren” uyarı yazısının 19/11/2015 tarihinde tebliğ edildiği,
    4-İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca erteleme kararı kaldırılarak 21/03/2016 tarihli, 2015/12567 soruşturma,2016/13157 esas ve 2016/11063 sayılı iddianame ile sanık hakkında TCK’nın 191/4-a delaletiyle 191/1 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı,
    5-Kanun yararına bozma istemine konu İstanbul Anadolu 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 06//03/2018 tarihli ve 2016/187 esas, 2018/135 sayılı kararı ile; kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceği gerekçesiyle kamu davasının CMK’nın 223/8. maddesi gereğince düşürülmesine karar verildiği, kararın 05/04/2018 tarihinde istinaf edilmeden kesinleştiği,
    Anlaşılmıştır.
    B) Kanun Yararına Bozma İstemi:
    Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
    “Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 05/02/2015 tarihli ve 2015/12567 soruşturma, 2015/354 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve şüpheli hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararı müteakip, şüphelinin kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar ettiği gerekçesiyle İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının 21/03/2016 tarihli ve 2015/12567 soruşturma, 2016/13157 esas, 2016/11063 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılması üzerine, kovuşturma şartının gerçekleşmediğinden bahisle kamu davasının düşürülmesine ilişkin İstanbul Anadolu 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/03/2018 tarihli ve 2016/187 esas ve 2018/135 sayılı kararı kapsayan dosya incelendi.
    5721 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 223/1. maddesinde, “Duruşmanın sona erdiği açıklandıktan sonra hüküm verilir. Beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, mahkûmiyet, güvenlik tedbirine hükmedilmesi, davanın reddi ve düşmesi kararı, hükümdür.” ve aynı maddenin 8. fıkrasında "Türk Ceza Kanununda öngörülen düşme sebeplerinin varlığı ya da soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, davanın düşmesine karar verilir. Ancak, soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir." şeklinde düzenlemeler karşısında, somut olayda mahkemesince açılan kamu davası hakkında durma kararı verilerek, şüpheli hakkında kamu davası açılmasının ertelenmesi koşullarına uygun sonuç ve biçimde değerlendirilme yapılmak üzere dosyanın ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, düşme kararı verilerek dosyanın kesin olarak sonuçlandırılmasında isabet görülmemiştir.”denilerek,
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca İstanbul Anadolu 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/03/2018 tarihli ve 2016/187 esas , 2018/135 sayılı kararının bozulması istenilmiştir.
    C) Konunun Değerlendirilmesi:
    İncelenen dosyada;
    Sanık hakkında, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sonucunda, 05/02/2015 tarihli karar ile; 5237 sayılı TCK’nın 191/2. maddesi gereğince “beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine, aynı Kanun"un 191/3. maddesi uyarınca erteleme süresi içerisinde bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, aynı Kanun"un 191/4. maddesi gereğince erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına karar verildiği, kararın şüpheliye tebliği ve kesinleşmesi beklenmeden infazı için Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği, şüpheliye çağrı kağıdı tebliğ edildiği, 10 günlük süre içerisinde müdürlüğe başvurmaması üzerine evrakın kapatılarak savcılığa gönderildiği, anlaşılmaktadır.
    28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191. maddesinde, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ve bu kararla birlikte verilebilecek olan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararlara yönelik herhangi bir kanun yolu öngörülmemiş ise de; kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile bu karara bağlı olarak verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararlara yönelik TCK"nın 191/2. maddesinin 2. cümlesinde yer alan "Cumhuriyet savcısı, bu durumda şüpheliyi, erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmadığı veya yasakları ihlal ettiği takdirde kendisi bakımından ortaya çıkabilecek sonuçlar konusunda uyarır." şeklindeki düzenleme gereği, "Kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararı ve bu karar ile birlikte verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararların, şüpheliye tebliğ edilmesinin gerektiği, şüpheli hakkında verilen karar kendisine tebliğ edilmeden tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlanamayacağı, somut olayda ise; kamu davasının açılmasının ertelenmesi ve denetimli serbestlik kararının, şüpheliye tebliği ve kesinleşmesi beklenmeksizin 09/02/2015 tarihinde infazı için Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderilmesi nedeniyle şüpheliye çıkarılan çağrı kağıdı hukuki sonuç doğurmayacağı gibi,
    Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan şüpheli hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanması amacıyla Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne 10 gün içerisinde başvurması gerektiğini bildiren tebligatın tebliğ edildiği, yasal süre içerisinde müdürlüğe başvuruda bulunmadığı, şüphelinin kendisine yüklenen yükümlülüklere veya tedavinin gereklerine uygun davranmamakta "ısrar" ettiğinin kabul edilebilmesi için önceki tebligat gereğince başvuruda bulunmadığı, bu tebligat üzerine öngörülen süre içinde de başvurmaması halinde yükümlülüklere ve tedavinin gereklerine uymamakta "ısrar etmiş sayılacağı" uyarısı ile yeniden tebligat yapılması, bu tebligata karşın başvuruda bulunmaması halinde yükümlülük ihlalinden söz edileceği, somut olayda hükümlünün Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce çıkarılan çağrı yazısına karşın 10 gün içinde Müdürlüğe başvurmamasının tek başına ısrar olarak değerlendirilemeyeceği, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca şüpheliye “7 gün içinde savcılığa başvurmaması halinde ısrar etmiş sayılacağı uyarısını içeren” yazı tebliğ edilmesinin usule uygun olmadığı, uyarı yazısının Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce tebliğinin gerektiği anlaşılmıştır.
    5721 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 223/1. maddesinde; “Duruşmanın sona erdiği açıklandıktan sonra hüküm verilir. Beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, mahkûmiyet, güvenlik tedbirine hükmedilmesi, davanın reddi ve düşmesi kararı, hükümdür.” ve aynı maddenin 8. fıkrasında "Türk Ceza Kanununda öngörülen düşme sebeplerinin varlığı ya da soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, davanın düşmesine karar verilir. Ancak, soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir." şeklinde düzenleme yer almaktadır. Somut olayda mahkemesince açılan kamu davası hakkında durma kararı verilerek, şüpheli hakkında kamu davası açılmasının ertelenmesi koşullarına uygun sonuç ve biçimde değerlendirilme yapılmak üzere dosyanın İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, düşme kararı verilerek dosyanın kesin olarak sonuçlandırılması kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
    D)Karar:
    Açıklanan nedenlere göre; kamu davası hakkında durma kararı verilerek, kamu davası açılmasının ertelenmesi koşullarına uygun sonuç ve biçimde değerlendirilme yapılmak üzere dosyanın İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden kamu davasının düşmesine karar verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, İstanbul Anadolu 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/03/2018 tarihli ve 2016/187 esas , 2018/135 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (c) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine,10/07/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi