(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2012/5630 E. , 2013/15499 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usûl ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)Hırsızlık yapılan fabrikanın hurdalığının etrafının tel örgü ile çevrili olup olmadığının ve fabrika binasına olan uzaklığı ile diğer özelliklerinin tespit edilip, bina eklentisi vasfında kabul edilip edilemeyeceğinin araştırılmasının ardından, 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesinin uygulanma koşullarının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması;
2)5237 sayılı TCK"nın 61/1. maddesine göre malın değerinin az ya da çok olması, temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşmak için bir kriter olup, hırsızlık suçuna konu malın değerinin az olmasının aynı yasanın 145. maddesinde ayrı olarak düzenlenmesi, kanun koyucunun hırsızlık suçunda malın değerinin az olmasına verdiği önemi göstermektedir.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 15.12.2009 gün ve 6/242-291 sayılı içtihadında belirtildiği üzere, "...daha çoğunu alabilme olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak az olan şeyi alma" görüşünün, TCK"nın 145. madde uygulamasında bütünüyle reddedilmesi mümkün değil ise de, maddenin, yalnızca bu tanımlamayla sınırlandırılması da olanaklı değildir. 145. maddenin gerek ilk şekli, gerekse değiştirilmiş biçimi; ortak tanımlama ile, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan değerin az olmasını temel almaktadır.
TCK"nın 145. maddesine göre, faile verilen cezada indirim yapılabilmesi için malın değerinin az olması yeterli olup, hâkim indirim oranını TCK"nın 3. maddesinde öngörüldüğü üzere “işlenilen fiilin ağırlığıyla orantılı” olacak şekilde saptamalıdır.
Değer azlığı nedeniyle ceza vermekten vazgeçme kararı verilecek ise; malın değerinin azlığı yanında “suçun işleniş şekli ve özellikleri” de dikkate alınmalıdır. TCK"nın 145. maddesinin uygulanmasında hâkime takdir hakkı tanınmış olup, hâkim takdir hakkını kullanırken keyfiliğe kaçmadan, her somut olaya uygun, yasal ve yeterli gerekçe göstermek suretiyle uygulama yapmalıdır.
Somut olayda ise; ... isimli fabrikanın hurdalığından 25-30 kg ağırlığındaki bakır telleri alarak iki çuvala yükleyip olay yerinden ayrılacağı sırada güvenlik görevlisince yakalanan sanık hakkında, suça konu bakır tellerin değerinin tespit edilip hırsızlık konusunu oluşturan malın değerinin az olması halinde TCK"nın 145. maddesi gereğince verilen cezadan belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi;
3)Sanık hakkında tekerrüre esas alınan ... 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2002/710 – 2004/173 sayılı ilamına konu suç tarihinde sanığın 18 yaşından küçük olması sebebiyle, 5237 sayılı TCK"nın 58/5. maddesi uyarınca bu ilamın tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi ve kabule göre ise, hüküm kurulurken mükerrir olan sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58/7. maddesi uyarınca “mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra da denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” karar verilmesiyle yetinilmesi gerekirken, infazı kısıtlar şekilde denetimli serbestlik tedbirinin süresinin de belirlenmesi;
4)5237 sayılı TCK"nın 53. maddenin 3. fıkrasına göre, koşullu salıverilen sanık hakkında, sadece aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde öngörülen kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından hak yoksunluğu uygulanamayacak iken, hatalı olarak tüm hak yoksunluklarının koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanmasına karar verilmesi;
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, CMUK"un 326/son maddesi gereğince sanığın ceza süresi yönünden kazanılmış hakkının gözetilmesine, 23/05/2013 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.