Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/5286 Esas 2017/275 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5286
Karar No: 2017/275
Karar Tarihi: 19.01.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/5286 Esas 2017/275 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen menfi tespit davasında, davalı bankanın müşterisi olan davacıyı borçlu olduğuna dair icra takibi başlattığı ancak takipte istenen teminat mektubunun nakde çevrilmediği ve iade edildiği belirtildi. Mahkeme, bankanın teminat mektubunu iade ettiği halde takibe devam etmesi nedeniyle kötü niyetli olduğuna karar vererek, davanın kabulüne ve kötü niyet tazminatına hükmetti. Ancak dosyadaki deliller ve bilirkişi raporuna göre, bankanın davacıdan herhangi bir alacağı yoktu ve icra takibi kötü niyetli olarak değerlendirilemezdi. Bu nedenle, davalının sair temyiz itirazları reddedildi ancak karar davalı lehine bozuldu. Kanun maddeleri hakkında detaylı bilgi verilmedi.
19. Hukuk Dairesi         2016/5286 E.  ,  2017/275 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davalı banka tarafından müvekkili aleyhine ...1. İcra Müdürlüğünün 2014/1686 ve 1014 E. sayılı dosyaları ile icra takibi yaptığını, takipte istenilen 10.000,00 TL asıl alacağın bankaca verilen teminat mektubu bedeline ilişkin olduğunu, teminat mektubunun nakde çevrilmediğini bu nedenle bankaca 3. kişilere verilmiş teminat mektubundan dolayı mektup bedelinin talep edilemeyeceğini ileri sürerek, icra takip dosyalarında talep edilen 10.000,00 TL’ lik asıl borç tutarı yönünden müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile davalının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, gayri nakdi teminat mektubunun iadesi mümkün olmaz ise 10.000,00 TL nin bloke hesaba yatırılmasının takipte istendiğini, bu nedenle davacının verilen teminat mektubu nedeniyle borçlu olmadığı yönündeki iddiasının doğru olmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı banka tarafından 3. kişiler lehine düzenlenen teminat mektubunun nakde çevrilmediği gibi bankaya iade edildiği, davalı bankanın teminat bedeli ile ilgili olarak davacıdan talep edebileceği her hangi bir alacağın söz konusu olmadığı, davacı bankanın teminat mektubu iade edilmesine rağmen takibe geçmesi nedeniyle icra takibinde kötü niyetli olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne ve kötü niyet tazminatının tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplerle ve özellikle dava konusu takip dosyalarında teminat komisyon alacağına ilişkin bir istem bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıda belirtilen bozma nedeni dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- İcra takip dosyalarında teminat mektup bedeli dışında davacıdan genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacakların talep edilmiş olması nedeniyle davalının icra takibinde kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından davacı lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi doğru görülmemiş kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı lehine BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine,19/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.