13. Hukuk Dairesi 2016/27808 E. , 2019/9854 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı hakkında Bozüyük İcra Müdürlüğünün 2015/514 esas sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, icra takibinin dayanağının davalının Yapı Kredi Bankası Bilecik Şubesine olan borcunun ödenmesine ilişkin iki adet banka dekontu olduğunu, davalının 09.02.2015 tarihli itirazında bu ödemeyi kabul ettiğini, itirazında borcunu ödediğini ileri sürdüğünü, ödemeye ilişkin yazılı bir belge gösteremediğini, ödemelerin yazılı bir belge ile kanıtlanmasının kanun emri olduğunu, kendisine ait olan hayvanlara (keçilerine) bu borca ilişkin olarak bakma iddialarının asılsız olduğunu, canlı hayvan alım-satımı işi yaptığını, davalının aldığı Tata marka aracın borcunu vadesi geldiğinde ödeyemediği için kendisinden borç para aldığını, bunu davalının da kabul ettiğini, davalının borcunu ödemesi iddiasının asılsız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine, davalının Bozüyük İcra Müdürlüğü’nün 2015/514 esas sayılı takip dosyasında asıl alacağa ve faize yapmış olduğu itirazın kabulü ile takibin iptaline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı HMK"nun 297. maddesinde; hükümde, tarafların iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerinin yer alacağı belirtildikten sonra, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Buna göre; hükümlerin çelişkiden uzak ve infaza elverişli olması, gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gerekmektedir. Bu şekilde dava sonunda mahkemenin kimin lehine, kimin aleyhine karar verdiği, davacının talebinin ne kadarının kabul edildiği, davalının neye göre mahkum edildiği tereddütsüz şekilde anlaşılmalıdır. Biçim koşullarının getiriliş amacı, hükmün açıklığı ve anlaşılırlığı kadar infaz kabiliyetini de sağlamaktır. Aksi hâl, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır ve dava içinden yeni davaların doğmasına neden olur.
Anılan yasa hükmü uyarınca kararın hüküm kısmının mutlak şekilde açık ve şüphe uyandırmayacak şekilde yazılması gerekli ve zorunludur. Temyize konu mahkeme kararının incelenmesinde hüküm kısmında, davanın reddine, davalının Bozüyük İcra Müdürlüğü’nün 2015/514 esas sayılı takip dosyasında asıl alacağa ve faize yapmış olduğu itirazın kabulü ile takibin iptaline karar verilmiş olup, itirazın iptali talebi ile açılan davalarda takibin iptaline karar verilmesi mümkün değildir. Hüküm bu haliyle infazda tereddüt uyandıracak niteliktedir. Bahsi geçen bu husus ise az yukarıda değinilen yasa hükmüne aykırıdır. Mahkemece, davacının talebi hakkında ulaşılan sonucun açık ve şüphe uyandırmayacak biçimde karar yerinde gösterilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre, davacının temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle davacının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 14/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi