Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/369 Esas 2013/721 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/369
Karar No: 2013/721
Karar Tarihi: 07.02.2013

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/369 Esas 2013/721 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2013/369 E.  ,  2013/721 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; “aktif dere yatağının tam olarak saptanması için ziraat ve jeoloji mühendislerinden oluşan bilirkişiler huzuru ile taşınmaz başında keşif yapılarak teknik bilirkişilerden aktif dere yatağı ile taşkına maruz kalan yerler konusunda ayrıntılı rapor alınması, zilyetlikle iktisap edilebilir yerlerden olup olmadığının belirlenmesi, davalının zilyetlik durumunun araştırılması, arizi olarak taşkınlara maruz kalan kısımlarının ekonomik yarar sağlanması mümkün olan yerlerden olup olmadığının belirlenmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişmeli taşınmazın tespit dışı bırakılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmazın aktif dere yatağında ve derenin etkisinde kaldığı belirtilerek 3402 sayılı Kanunun 16/C maddesi gereğince tespit dışı bırakılmasına karar verilmiş ise de varılan sonuç, dosya kapsamına uygun değildir. Jeoloji bilirkişi kurulunun 26.03.2012 tarihli rapora istinaden, fen bilirkişisi ..."in düzenlediği 27.03.2012 tarihli rapor ve haritasında, çekişmeli taşınmazın (A) harfiyle gösterilen bölümünün çayın aktif etkisi altında kalan yer olduğu, (B) harfiyle gösterilen bölümünün ise kıyı kenar çizgisi dışında bulunduğu ve arızi olarak taşkına maruz kaldığı tespit edilmiştir. Yerel bilirkişi beyanları ile dosya kapsamından, çekişmeli taşınmazın (B) harfiyle gösterilen bölümü yönünden, davalı ... yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle mülk edinme koşullarının oluştuğu anlaşılmaktadır. Taşınmazın arızi olarak taşkına maruz kalması zilyetlikle iktisaba engel değildir. O halde mahkemece, çekişmeli 323 ada 8 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisi ..."in 27.03.2012 tarihli raporunda (A) harfiyle gösterilen 73,39 metrekare yüzölçümündeki bölümünün kadastro tespitinin iptali ile 3402 sayılı Kanunun 16/C maddesi gereğince tespit dışı bırakılmasına, (B) harfiyle gösterdiği 98,07 metrekare yüzölçümündeki bölümünün ise tespit gibi davalı ... adına tesciline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. Davalı ..."in temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 07.02.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.