Esas No: 2021/10645
Karar No: 2022/5331
Karar Tarihi: 17.03.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/10645 Esas 2022/5331 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hükümde, sanığın 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçundan mahkum edildiği ancak suç tarihi itibariyle yürürlükte olan farklı yasal düzenlemelerin gözetilmesi gerektiği belirtilmiştir. Daha sonra yapılan temyiz başvurusu sonucunda hüküm BOZULMUŞ ve sanık hakkında yeniden karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, suç tarihinin dikkate alınarak sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin yerel mahkemeye ait olduğu ve geçerli olan yasal düzenlemelerin karşılaştırılması gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nun bazı bölümlerini iptal ettiği kararının da dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir.
Detaylı açıklama için:
- Suç tarihi 11/04/2013 olduğu için sanığın eylemi 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kalmaktadır.
- Ancak suç tarihinden sonra 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle sanığın eylemi 3/5, 3/10 madde ve fıkraları kapsamında bulunmaktadır.
- 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'd
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, nakil aracının müsaderesine yer olmadığına
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I- ... plakalı nakil aracı hakkında kurulan hükmün incelenmesinde; Suçta kullanılan nakil vasıtasının iadesine ilişkin yerel mahkeme gerekçesi yerinde olmakla Gümrük İdaresi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan İADE KARARININ ONANMASINA,
II- Sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
1- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10 madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2 . maddelerinin somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2-Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle bir karar verilmesinin gerekmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.