Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/103
Karar No: 2022/1518
Karar Tarihi: 23.02.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/103 Esas 2022/1518 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, eski bir banka çalışanı olarak emekli olduktan sonra Munzam Sosyal Güvenlik Hakları Yönetmeliği'ne göre emeklilik aylığı bağlanabilmesi için vakfa üye olması gerektiğini ve primlerinin iade edilmediğini iddia ederek dava açmıştır. Mahkeme, davacının dava açma süresinin hak düşürücü süre içinde olmadığı gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Ancak Yargıtay bu kararı bozmuştur. Yapılan değerlendirme sonucu, davacının eski yönetmeliğe göre zamanında başvurması gerektiği ve bu nedenle davanın reddedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ancak hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle davanın reddi isabetsizdir. Bu nedenle, Mahkeme kararı değiştirilerek davacının talepleri reddedilmiştir. Kararda, 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 438/son maddesi gereğince kararın düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 438/son maddesi.
8. Hukuk Dairesi         2021/103 E.  ,  2022/1518 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup, hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı ... vekili dava dilekçesiyle, müvekkili olan davacının 1982 yılından 2002 yılına kadar davalı ... Bankası AŞ’de güvenlik görevlisi olarak çalıştıktan sonra 2002 yılında emekli olduğunu, işe başladığında davalı vakfa üye yapılarak maaşından prim kesildiğini, emekli olduktan sonra kendisine primlerinin iade edilip vakıf üyeliğinden rızası dışında çıkarıldığını, ancak vakıf senedinde de belirtildiği üzere ... Bankası AŞ’nin her çalışanının vakfın doğal üyesi olduğundan vakıf üyeliğinden çıkarılması ve daha sonra üyeliğe kabul edilmemesinin vakıf senedine ve vakfın kuruluş amacına aykırı bulunduğunu, taraflar arasındaki hizmet sözleşmesinde davacının daimi personel gibi sosyal yardımlardan yararlanacağı kararlaştırılmış olmasına rağmen munzam vakıf yardımlarından yararlandırılmadığını ileri sürerek, davacının, davalı vakfa üyeliğinin, ödemesi gereken üyelik primlerinin ve iş veren prim paylarının tespiti ile bu paylardan davalı bankanın da sorumlu olduğuna karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece verilen, dava, davacının 2002 tarihinde emekli olmasından itibaren on yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra 08.04.2015 tarihinde açıldığından zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle davanın reddine ilişkin önceki hüküm, davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce, zamanaşımı süresi geçmediğinden işin esasının incelenmesi gereğine değinilerek bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava, davalı vakıf senedinde 2005 yılında yapılan değişiklik sonucu davacının vakıf üyesi olduğu ile davalı vakfa ödemesi gereken prim miktarının tespiti istemine ilişkindir.
    Vakıf hukukunda aslolan yürürlükte bulunan vakıf senedi ile buna göre yapılan düzenlemelerin tüm üyelerine doğru ve eşit biçimde uygulanmasıdır. Yürürlükte bulunan, değiştirilmedikçe vakfı ve vakıf üyelerini bağlayan mevcut vakıf senedi ile vakıf senedine istinaden düzenlenen Yönetmelik hükümlerine göre somut uyuşmazlık çözümlenmelidir.
    Kanun koyucu, hukuki durumu daha hızlı bir şekilde çözüme kavuşturmak istediği haller için hak düşürücü süreleri öngörmüştür. Hak düşürücü süre, dava şartlarından olması nedeniyle taraflar ileri sürmeseler dahi hakim tarafından re’sen gözönünde bulundurması gerekmektedir. Kamu düzeninden olan hak düşürücü sürelerin taraflarca değiştirilmesi mümkün değildir. Dolayısı ile bir hakkı sona erdiren ve dava şartı olarak kabul edilen hak düşürücü süre ancak kanunla düzenlebilir. Dava konusu vakfa ait yönetmelikte yapılan değişiklik ile davacı gibi daha önce vakfa üyelik hakkı tanınmayanlara üyelik hakkı tanınması ve bunun için belirlenen süre içerisinde müracaat şartı getirilmesinde düzenlenen süre hak düşürücü süre mahiyetinde değildir.
    Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda somut olay değerlendirildiğinde; dava konusu vakfın 30.09.2005 günlü olağan genel kurulunda kabul edilip 01.10.2005 tarihinde yürürlüğe giren Munzam Sosyal Güvenlik Hakları Yönetmeliğine eklenen geçici 3. madde ile, ... Bankası AŞ’de koruma ve güvenlik görevlisi olarak süreli sözleşmeli çalışmış ve 01.10.2005 tarihinden önce emekli olmak üzere Bankadaki görevinden ayrılmış ve ... Bankası A.Ş. Mensupları Emekli Sandığı Vakfından yaşlılık, malullük aylığı veya sürekli işgöremezlik geliri bağlanmış olanlara, 30.12.2005 tarihine kadar yazılı talepte bulunmak ve gereklerini tam olarak yerine getirerek yapacakları borçlanma nedeni ile tespit edilen aidatlarının tamamını 30.12.2005 tarihine kadar ödenmesi halinde vakıftan emeklilik aylığı bağlanabileceği düzenlenmiştir. Yönetmelikte yapılan bu değişiklik davacıya 08.11.2005 tarihinde posta yolu ile tebliğ edildiği, davacının ise müracaat için son tarih olarak belirlenen 30.12.2005 tarihinden çok sonra 07.01.2009 tarihinde talepte bulunduğu anlaşılmakla; açılan davanın, yönetmelikle belirlenen süre içerisinde vakfa müracaat edilmemesi nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, hak düşürücü sürenin geçtiğinde bahisle davanın reddedilmesi isabetsiz ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden ve hükmün redde ilişkin bölümü sonucu itibariyle doğru görüldüğünden bozma nedeni yapılmamış ve hükmün, 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK’un 438/son gereğince gerekçesi değiştirilmek suretiyle onanması uygun görülmüştür.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Yerel Mahkeme hükmünün gerekçesinin yukarıda açıklanan şekilde değiştirilmesine ve hükmün 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK’un 438/son maddesi gereğince DÜZELTİLMİŞ BU ŞEKLİ İLE ONANMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 23.02.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi