Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/987
Karar No: 2020/4749
Karar Tarihi: 26.10.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/987 Esas 2020/4749 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, 1422 parsel sayılı taşınmazın bir bölümü üzerinde imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiş ve çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline hükmetmiştir. Ancak, yapılan araştırma ve inceleme yeterli bulunmamaktadır ve zilyetlik araştırması yeterince yapılmamıştır. Mahkeme, yeniden keşif yapılmasını, harita ve kroki getirilmesini, rapor alınmasını ve tüm delillerin birlikte değerlendirilmesini talep etmektedir. Kararda, davacı yararına 3402 sayılı Yasa'nın 14 ve 17. maddelerinde yazılı imar-ihya ve zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği duraksamasız şekilde saptanmalıdır. Ayrıca, çekişmeli taşınmazın kamulaştırma alanına tecavüzünün olup olmadığı üzerinde de durulmalıdır. Kanun maddeleri olarak, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddeleri açıklanmalıdır.
16. Hukuk Dairesi         2017/987 E.  ,  2020/4749 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TESCİL
    KANUN YOLU: TEMYİZ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

    Davacı ..., ... Mahallesi çalışma alanında bulunan ve 1978 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakıldıktan sonra, 11.09.2009 tarihinde idari yoldan 1422 parsel numarasıyla 17.469,75 metrekare yüzölçümlü olarak, ham toprak vasfıyla Hazine adına tescil edilen taşınmazın bir bölümü hakkında, imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 1422 parsel sayılı taşınmazın 07.08.2015 havale tarihli fen bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfiyle gösterilen 12.569,16 metrekarelik kısmının tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili, ... vekili ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmaz bölümünde, davacı yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmak için yeterli bulunmamaktadır. Zilyetlik araştırması yapılırken, taşınmazın niteliğini en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu halde hava fotoğraflarından yöntemince yararlanılmamış ve koordinat bilgilerini içermeyen fen bilirkişi raporunda gösterilen yer esas alınarak ve sadece 1988 tarihli hava fotoğrafı üzerinde inceleme yaptırılmıştır. Ayrıca taşınmazların niteliği, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şekli ve süresinin ne olduğunun tespiti yönünden ziraatçı bilirkişinin hüküm vermeye elverişli olmayan yetersiz ve soyut içerikli raporu ile yetinilmiş, bu hususta 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmamış, çekişmeli taşınmazın aktif dere yatağı olup olmadığı, taşınmazın taşkına maruz kalıp kalmadığı hususlarını içermeyen jeolog bilirkişi raporu hükme esas alınmış ve dava konusu taşınmaz bölümü üzerinde davacı lehine zilyetlikle kazanım şartlarının oluşup oluşmadığı somut olarak ortaya konulmadan hüküm kurulması cihetine gidilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm verilemez.
    Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, Hazine adına idari yoldan tapu kaydının oluştuğu tarihten 15-20-25 yıl öncesine ilişkin en az 3 ayrı evreye ilişkin stereoskopik hava fotoğrafları tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden getirtilmeli, Van-Gürpınar Karayolunun ne zaman açıldığı, kamulaştırma ya da ifraz yapılıp yapılmadığı sorularak, kamulaştırma veya ifraz yapılmış ise buna ilişkin bilgi ve evraklar ile harita ve krokisi getirtilerek dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, elverdiğince yaşlı, yöreyi iyi bilen, tarafsız ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç
    kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile bir fen bilirkişisi, bir jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi, bir jeolog bilirkişisi ve üç kişilik ziraatçi bilirkişi kurulunun katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte dinlenilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından, çekişmeli taşınmazın öncesinin ne olduğu, evveliyatı itibariyle imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği, taşınmaz imar-ihyaya muhtaç yerlerden ise ne şekilde imar-ihya edildiği ve imar-ihyanın ne zaman tamamlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanlar arasında çelişki oluştuğu takdirde yöntemine uygun şekilde çelişkinin giderilmesine çalışılmalı, yerel bilirkişi ve tanık beyanları komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli; ziraat mühendisleri bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmazın önceki ve şimdiki tarımsal niteliğini bildiren, gerçekleştirildiği iddia edilen imar-ihyanın tamamlanma tarihi ile zilyetliğin sürdürülüş şeklini ve süresini açıklayan, komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde toprak yapısını, eğimini, bitki desenini irdeleyen, önceki ziraat bilirkişi raporlarını değerlendiren, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş, somut verilere ve bilimsel esaslara dayalı, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiye yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelemesi yaptırılarak, çekişmeli taşınmazın fotoğrafların çekildiği tarihlerdeki niteliği, kullanım şekli ve imar-ihya çalışmalarının tamamlanıp tamamlanmadığı, tamamlanmış ise hangi tarihte tamamlandığı hususlarında ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli; jeolog bilirkişisinden, taşınmazın sınırında bulunan derenin aktif dere olup olmadığı, çekişmeli taşınmazın dere yatağında kalıp kalmadığı ya da dereden kazanılıp kazanılmadığı ve taşınmazın derenin aktif etkisi altında olup olmadığı hususlarına ilişkin rapor alınmalı; fen bilirkişisi tarafından, kamulaştırma haritası zemine uygulanmak suretiyle, taşınmazın yeri mahkeme ve Yargıtay denetimine açık şekilde belirlenerek, krokide işaretlenmek suretiyle, keşfi takibe imkan verir ayrıntılı rapor ve kroki aldırılmalı; çekişmeli taşınmazın değişik yönlerden ve komşu parseller ile arasındaki sınırları gösterecek şekilde çekilmiş yakın plan panoramik fotoğrafları dosyaya eklenmeli ve bu şekilde davalı Hazine adına idari yoldan tapu kaydının oluştuğu tarih itibariyle davacı yararına 3402 sayılı Yasa’nın 14 ve 17. maddelerinde yazılı imar-ihya ve zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği duraksamasız şekilde saptanmalı; davaya konu taşınmazın kamulaştırma alanına tecavüzünün bulunup bulunmadığı üzerinde durulmalı ve çekişmeli taşınmazın tamamı ya da bir bölümünün kamulaştırıldığı ve bu bölüm üzerinde zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluştuğunun tespiti halinde ise, mülkiyetin tespitine yönelik karar verilmesi gerektiği gözönünde bulundurulmak suretiyle, iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de; davanın, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olması nedeniyle, husumetin kayıt maliki olan Hazineye yöneltilmesi yeterli olduğu halde, dava, tescil davası gibi düşünülerek ... ile ..."nın da davaya dahil edilmiş olması ve bu davalılar yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, anılan davalılar yönünden herhangi bir karar verilmemiş olması ve ayrıca davacı ... yargılama sırasında vefat ettiği halde mirasçılarının HMK"nın 297. maddesine aykırı olacak şekilde karar başlığında gösterilmemesi de usul ve yasaya aykırı olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalı ... Başkanlığına iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi