23. Ceza Dairesi Esas No: 2016/4567 Karar No: 2016/3844 Karar Tarihi: 31.03.2016
Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/4567 Esas 2016/3844 Karar Sayılı İlamı
23. Ceza Dairesi 2016/4567 E. , 2016/3844 K.
"İçtihat Metni"
Mala zarar verme suçundan suça sürüklenen çocuk ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 151/1 ve 31/3. maddeleri uyarınca 2 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 09/06/2015 tarihli ve 2011/511 esas, 2015/387 sayılı karar aleyhine ...Bakanlığınca verilen 24/12/2015 gün ve 27067/85978 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02/02/2016 gün ve 2015/428794 sayılı yazısıyla dairemize gönderilmekle okundu. Kanun yararına bozma isteminde; Dosya kapsamına göre,suçun işlendiği 27/10/2008 tarihi itibariyle 18 yaşını tamamlamamış ve dosyada mevcut adli sicil kaydına göre suç tarihinden önce hapis cezasına mahkumiyeti bulunmayan suçu sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan verilen 2 ay 20 gün hapis cezasının kısa süreli olması karşısında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/3. maddesindeki “Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir” hükmü uyarınca anılan maddenin 1. fıkrası bentlerindeki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğu gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmiş bulunulmasında isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Yokluğunda verilen hükmün suça sürüklenen çocuğun 24/02/2015 tarihli oturumda bildirdiği ve tebligat yapılmasını istediği bilinen son adresine değil de bu adresten farklı olan Mernis adresine tebliğe çıkarılarak tebliğ edildiği, buna göre suça sürüklenen çocuğa yapılan tebligatın usulsüz olduğu ve usulsüz tebligat nedeniyle suça sürüklenen çocuk hakkındaki kararın henüz kesinleşmediği anlaşıldığından; 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin (1.) fıkrası uyarınca ancak kesinleşen karar ya da hükümler hakkında kanun yararına bozma yasa yoluna başvurulabilmesi karşısında, yerinde görülmeyen kanun yararına bozma isteminin bu aşamada REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 31/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.