Özet:

Mahkeme, sanık hakkında genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçu nedeniyle mahkumiyet kararı vermiştir. Ancak, Anayasa Mahkemesi'nin bir kararı nedeniyle, yargılama konusu suçun seri muhakeme usulüne tabi olması nedeniyle, dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdii edilmesi gerektiği, bu nedenle hüküm bozulmuştur. Sanığın temyiz itirazı kabul edilmiştir. Kararda, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 250. maddesinde düzenlenen seri muhakeme usulünün uygulanabilmesi için dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdi edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Detaylı kanun maddeleri ise şöyledir:
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 250. maddesi: \"Serbest bırakma hükmü verilmiş zanlının veya sanığın, bir veya birden fazla eylemi veya işlediği suçların aynı veya farklı olmasına bakılmaksızın cezalandırılabilmesi için, daha önce verilmiş bulunan hükümler ve iadesi talep edilenler hariç olmak üzere tüm dosyaların bir araya getirilerek bir muhakeme yapılması usulüdür.\"
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Usulü Kanunu'nun 321. maddesi: \"Kararın bozulması durumunda, bozma nedeninin giderilmesi için ilk derece mahkemesi tarafından verilen kararın kesinleşen kısmının, bozmayı gerektiren bölümüne uygun olarak yapılması gereken işlemler de yapılır.\"
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi: \"Uyuşmazlık çözüm kurumlarının kararları, kanunların verdiği yetkiye dayanılarak verilmiş bulunmakta ise, bu kanunların Anayasaya aykırılığı iddiası ile doğrudan Anayasa Mahkemesine başvurulamaz.\"