Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/11403
Karar No: 2022/1537
Karar Tarihi: 23.02.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/11403 Esas 2022/1537 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, bir uygulama kadastrosu davasında, davacı tarafın yüzölçümü eksikliği iddiasını kabul ederek karar vermişti. Ancak bir üst mahkeme, yetersiz bilirkişi raporu nedeniyle kararı bozmuştu. Yapılan yeniden yargılamada, davacıya ait taşınmazın sınırları ve yüzölçümü belirlenerek tapuya tescil edilmesine karar verildi. Hazine tarafından temyiz edilen karar onandı ve tarafların karar düzeltme isteğinde bulunabileceği belirtildi. Kanun maddeleri olarak da, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22. maddesi ve HUMK'un 440/I maddesi kararda yer almaktadır.
8. Hukuk Dairesi         2021/11403 E.  ,  2022/1537 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Uygulama Kadastrosu

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada bozma sonrası yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü.
    K A R A R
    Uygulama kadastrosu sırasında, ... İlçesi ... köyü ... mevki çalışma alanında ve tapuda davacı adına kayıtlı bulunan eski 527 parsel sayılı 3.362 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 1304 ada 6 parsel numarasıyla 3.019,48 m2 yüzölçümlü olarak; davalı Hazine adına tapuda kayıtlı bulunan eski 6020 parsel sayılı 15.052,71 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 1304 ada 3 parsel numarasıyla ve komisyon kararıyla 15.264,67 m2 yüzölçümlü, davalı ... adına kayıtlı eski 542 parsel sayılı 3.640 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 1304 ada 5 parsel numarasıyla ve 3.612,13 m2 yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir.
    Davacı vekili, uygulama kadastrosu sırasında kendisine ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiğini ve yanlışlığın idareden kaynaklandığını ileri sürerek dava açmış, yargılama devamında sınırda sorun tespit edilen komşu taşınmaz malikleri davaya dahil edilmiştir. Davacı ...'in 19.06.2019 tarihinde vefatı ile mirasçıları davaya dahil olarak yargılama devam etmiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda, verilen ilk kararda; davanın kısmen kabul kısmen reddine, dava konusu eski 527 parsel yeni 1304 ada 6 parsel sayılı taşınmaza ilişkin uygulama tutanağının yüzölçümü kısmının yeni miktarının iptaline, bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 132,19 m2 kısmın dahil edilmek sureti ile yeni miktarın 3.151,67 m2 olarak, diğer hususların ise uygulama tutanağındaki gibi tapuya tesciline karar verilmiştir. Davacı vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz itirazı üzerine yapılan inceleme neticesinde ... (kapatılan) 16 Hukuk Dairesinin 2016/245 Esas ve 2016/4017 Karar sayılı ilamıyla mahkemece yapılan uygulamanın yetersiz ve alınan raporun denetime elverişsiz olduğu, çekişmeli taşınmaza ait arazi kadastrosu sırasında düzenlenen kadastro tutanağı, çekişmeli taşınmaz ve komşularını gösterir arazi kadastro pafta haritası, arazi kadastrosuna ait ölçü krokisi, hesap cetveli, ölçü cetveli, komşu parsellere ait kadastro ve uygulama kadastro tutanakları ve dayanakları, uygulama kadastrosuna ait ada raporu getirtilmediği, tesis kadastrosu paftası ile uygulama kadastrosu paftası çakıştırılmadığı, bilimsel verilerle desteklenmeyen ve denetime imkan vermeyen soyut içerikli, gerekçesiz ve yetersiz fen bilirkişi rapor ve haritasına itibar edilerek hüküm kurulamayacağından, mahkemece harita mühendisi sıfatına sahip önceki bilirkişi dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kurulu eliyle içtihatlara uygun inceleme ve araştırma yapılıp, toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğine işaret edilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, davacıya ait 1304 ada 6 parsel (eski 527 parsel) sayılı taşınmazın bulunduğu bölgede 1956 yılında takeometrik yöntemle yapılan ilk tesis kadastro çalışmalarında 1304 ada 6 parsel sayılı taşınmazın doğru olarak sınırlandırıldığı ve ölçüldüğü, ilk tesis kadastro çalışmalarından sonra dava konusu 1304 ada 6 parsel (eski 527 parsel) sayılı taşınmazın eski 528 parsel tarafındaki 598,00 m2 si ayırma çapı ile ayrılarak 7 nolu parselasyon planına gittiği, söz konusu ayırma çapına göre 1304 ada 6 parsel (eski 527 parsel) sayılı taşınmazın güney cephesinin 83,75 m, batı cephesinin 15,00 m olarak tespit edildiği, 598,00 m2 miktarındaki kısmı 7 nolu parselasyon planına girdiği ve kalan kısmının 3.362,00 m2 olarak aynı parsel numarası ile tescil edildiği, 7 nolu parselasyon sonucu açılmış olan 21.V.III.c numaralı paftadan eski 527 nolu parselin sınırlarının kesik çizgilerle gösterildiği, aynı şekilde eski 527 parselin güneyinde yer alan eski 528 nolu parsel ile arasındaki kadastral yolun da kesik çizgilerle gösterildiği, söz konusu yolun yeni oluşan 16 ada 1 parselin içerisinde kaldığı, 7 nolu parselasyon planı ile söz konusu yolun ihdas edilerek kapatıldığı, bu duruma göre dava konusu 1304 ada 6 nolu parsel (eski 527 parsel) ile 16 ada 1 nolu parselin sınırlarının çakışık olup, aralarında yol bulunmadığı, aynı şekilde cebelden ihdas sonucu oluşmuş olan ve davacıya ait taşınmazın güneyinde yer alan 1110 ada 1 parsel ile davacıya ait eski 527 parselin sınırları çakışık olup arada yol bulunmadığı halde 3402 sayılı Kanun'un 22/a maddesine göre yapılan uygulama tespitinde, davacıya ait 1304 ada 6 parsel sayılı taşınmazın sınırları içinde olan ve bilirkişi raporuna ekli krokide A harfi ile gösterilen güneydoğu ve batı yönlerindeki bir kısmının yol olarak belirlenmesinin usule uygun olmadığı, bu nedenle uygulama tespitinde yol olarak tespit edilen ve bilirkişi raporuna ekli krokide A harfi ile gösterilen kısmın dava konusu 1304 ada 6 parsel sayılı taşınmaza ilave edilmesi gerektiği, ayrıca dava konusu 1304 ada 5 parsel sayılı taşınmazla davacıya ait 1304 ada 6 parsel sayılı taşınmazın ara sınırının uygulama tespit tutanağında sabit sınır tipinde olduğu belirtilmiş ise de arazide söz konusu sınırda herhangi bir sınır işaret bulunmadığından sınırın paftasına ve teknik evraklarına göre belirlenmesi gerekli olduğu bu nedenle geçerli sınır tipinde olduğu, 1304 ada 3 parsel sayılı taşınmaz ile arasındaki sınırın aynı şekilde geçerli sınır tipinde olduğundan dava konusu 1304 ada 6 parsel sayılı taşınmazın yargılama sırasında davalı şerhi verilerek davalı hale getirilen 1304 ada 3 ve 5 parsel sayılı taşınmazlar ile ara sınırında yer alan 1304/41, 1304/42, 1304/43, 1304/46 nolu parsel köşe kırık noktalarının iptal edilerek yerlerine krokiye uygun olarak 100, 101 ve 102 nolu köşe kırık noktalarının ihdas edilmesi gerektiği kanaatine varılarak davanın kabulüne, 1304 ada 6 parsel, 1304 ada 3 parsel ve 1304 ada 5 parsel sayılı taşınmazların uygulama tespitlerinin iptaline, 1304 ada 6 parsel sayılı taşınmazın hükme esas alınan 27.08.2018 havale tarihli bilirkişi raporu ve ekli krokisinde gösterilen şekli ile 3.419,21 m2 yüzölçümü ile, 1304 ada 3 parsel (eski 6020 parsel) sayılı taşınmazın hükme esas alınan 27/08/2018 havale tarihli bilirkişi raporu ve ekli krokisinde belirtilen gösterilen şekli ile 15.179,79 m2 yüzölçümü ile, 1304 ada 5 parsel sayılı taşınmazın hükme esas alınan 27.08.2018 havale tarihli bilirkişi raporu ve ekli krokisinde gösterilen şekli ile 3.737,15 m2 yüzölçümü ile tapuya kayıt ve tescillerine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, Mahkemece bozma gereklerine uygun biçimde hüküm verildiğine göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince ... ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 23.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi