Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/5298
Karar No: 2021/3803
Karar Tarihi: 15.02.2021

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2020/5298 Esas 2021/3803 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2020/5298 E.  ,  2021/3803 K.

    "İçtihat Metni"



    BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ : ... Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacının 15/06/1999 tarihinden 30/03/2014 tarihine kadar kapanan ...Belediyesinde şoför olarak çalıştığını, 01/04/2014-13/07/2015 tarihleri arasında da ..."nda şoför olarak istihdam edildiğini, 13/07/2015 tarihinde iş sözleşmesinin işverence haklı neden olmadan feshedildiğini, ...Belediye Başkanlığı"nda iken sigorta bildirimlerinin yılın yarısında alt işveren işçisi olarak yılın diğer yarısında ise Belediye işçisi olarak yapıldığını, davalı Belediyenin önceki hizmetlerden 6360 sayılı Kanun gereğince, sonraki çalışmaları yönünden ise asıl işveren olarak sorumlu olduğunu, ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı yıllık izin ücreti alacağının tahsilini istemiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının davalı ... işçisi olarak çalışmadığını, işe son verenin dava dışı şirket olduğunu, davacının haklarından sorumlu olmadıklarını, savunarak davanın reddini istemiştir.
    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
    İlk Derece Mahkemesince, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının 15/06/1999-13/07/2015 tarihleri arasında, öncesinde; tüzel kişiliği kaldırılan... Belediye Başkanlığı"nda sonrasında ise davalı ..."nda, Belediyeden hizmet ihalesi ile iş alan alt işverenler aracılığı ile istihdam edildiği, 6360 sayılı Kanun gereği İsmil"in mahalleye dönüştürülmesi nedeniyle 01/04/2014 tarihinden itibaren davalı alt işverenliğinde şoför olarak çalışmaya devam ettiği ve 13/07/2015 tarihinde hizmetine son verildiği, iş sözleşmesinin işverence haksız şekilde feshedildiği, davalının her iki dönem için de sorumlu olduğu, alacaklarının buna göre ayrı ayrı bilirkişi raporunda belirlendiği gerekçesi ile davanın kabulüne, karar verilmiştir.
    İstinaf:
    Karara karşı davalı vekili istinaf yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
    Bölge Adliye Mahkemesince özetle, davalının diğer itirazları yerinde görülmeyerek "Dosya içerisindeki belgeler incelendiğinde, davacının iş akdinin fesih tarihinin 13.07.2015 tarihi olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, fesih tarihi konusunda iki ayrı tarih belirleyerek hüküm tesisi yoluna gidilmesi hatalı bulunmuştur. Diğer hatalı olan husus ise, Mahkeme tarafından sadece dava konusu alacakların kabulü yönünde hüküm kurulmasına karar verilmiş, ne var ki yargılama giderleri, harç ve vekalet ücreti konusunda hiçbir hüküm tesisi yoluna gidilmediği anlaşılmıştır. Davacı vekilinin de söz konusu karara karşı istinaf yoluna başvurmadığı anlaşılmakla, kamu düzeni gereği resen sadece harç yönünden kararın düzeltilmesine karar vermek gerekmiştir." gerekçesiyle istinaf başvurusu kabul edilerek İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılmış ve davanın kabulüne dair hüküm kurulmuştur.
    Temyiz:
    Bölge Adliye Mahkemesi kararını taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Dosyadaki bilgi ve belgelere göre davacının 15/06/1999-30/03/2014 tarihine kadar dava dışı...Belediye Başkanlığı"nda toplu taşıma işinde şoför olarak çalıştığı, 6360 sayılı Kanun ile söz konusu Belediyenin kapandığı ve davacının 01/04/2014 tarihinden itibaren davalı ... nezdinde alt işveren işçisi olarak çalışmaya başladığı, 13/07/2015 tarihinde de iş sözleşmesinin işverence fesh edildiği anlaşılmaktadır.
    Dosya içinde mevcut belgelere göre, 6360 sayılı Kanun gereği 30/03/2014 tarihinde...Belediyesi"nin tüzel kişiliği kaldırılmış, davacının aynı Kanunun geçici 1. maddesinin 1. fıkrası gereğince oluşturulan Devir, Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonuna bildirilmediğinden devrinin yapılmadığı, anlaşılmıştır. Ancak davacı tarafın yargılama sırasında 02/02/2017 tarihli başvurusu üzerine 17/02/2017 tarih ve 2017/329 sayılı " 6360 sayılı Kanuna Göre Oluşturulan ... İli Devir, Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu Kararı" ile "...davacının devre tabi personel olmadığı, ancak...Belediyesinde çalıştıkları dönemlerde ulaşım hizmetlerinde şoför olarak çalıştığı anlaşıldığından, kıdem tazminatı ve işçilik alacaklarının ilgisi nedeniyle Büyekşehir Belediye Başkanlığına devredilmesine" yönelik karar alındığı görülmüştür. Buna göre...Belediye Başkanlığı"nda geçen dönem için davalı ... sorumludur. Ancak 1/04/2014 -13/07/2015 tarihleri arasında geçen çalışma yeni bir iş sözleşmesi niteliğinde olup İlk Derece Mahkemesince davaya konu alacakların buna göre belirlenip hüküm altına alınması yerindedir. Bölge Adiye Mahkemesince de ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti alacağında bu durum gözetilmesine rağmen kendi içinde çelişki oluşturacak şekilde kıdem tazminatında her iki dönem için belirlenen miktar toplanarak ve bu toplam miktara ikinci dönem iş sözlemesinin sona erdiği tarihden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesi hatalıdır.
    3- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 31. maddesi uyarınca "Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddî veya hukukî açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir".
    Taraf, dilekçesinde vakıadan bahsetmiş, bazı açıklamalarda bulunmuş olabilir. Ancak bu vakıalar, açıklamalar ve bulunulan talepler açık olmayabilir. Hakimin önüne gelen uyuşmazlığı çözmesi ve doğru karar verebilmesi için, tarafların ne dediklerini tam olarak öğrenip bilmesi gerekir. İddia ve savunmanın belirsiz veya çelişkili olması durumunda hâkime verilen bu yetki, hâkim (mahkeme) bakımından aynı zamanda bir ödevdir.
    Somut uyuşmazlıkta davacı taraf dava dilekçesinde, yıllık izinlerini kullanamadığını açıklayarak alacak talep etmiştir.
    Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda yıllık izin kullanımına yönelik belge sunulmadığından davacının toplam 15 yıllık hizmet süresi göz önüne alınarak alacak hesabı yapılmıştır.
    Mahkemece aydınlatma ödevi kapsamında, davacıya, 15 yıl boyunca hiç izin kullanmamaya ilişkin iddiası, açıklattırılıp beyanı dikkate alınarak yıllık izin ücreti alacağı belirlenmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile alacağa hükmedilmesi bozma nedenidir.
    Kabule göre ise, söz konusu alacağa yönelik " Davacının yıllık izin ücret alacağına ilişkin talebinin kabulü ile bilirkişi raporunda hesaplanan brüt 15.699,00 TL yıllık izin ücret alacağının brüt 10.000,00 TL sinin dava tarihinden, bakiyesinin ıslah tarihi olan 13/03/2018 tarihinden (İsmil Belediyesi dönemi yönünden brüt 5.000,00 TL; ... Büyükşehir Belediyesi dönemi yönünden brüt 699,00 TL sorumlu olmak kaydıyla) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yasal kesintilerin icra aşamasında dikkate alınmasına," şeklinde hüküm kurulmuş olup, hüküm bu hali ile infazda tereddüte yol açmakla hatalıdır.
    Sonuç:
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgililere iadesine, 15/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi