Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/12555
Karar No: 2015/13224
Karar Tarihi: 03.12.2015

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/12555 Esas 2015/13224 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/12555 E.  ,  2015/13224 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki muvazaa nedeniyle tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı ..."nun eşi olduğunu, davalının müvekkiline ihtiyaç kredisi adı altında kredi çektirip, bu kredi ile kendi adına ... plakalı aracı satın aldığını ve daha sonra da muvazaalı bir şekilde diğer davalıya satarak devir ettiğini, satışın müvekkilini zarara uğratmak amacıyla yapıldığını ileri sürerek satışın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, davacı ile müvekkili arasındaki boşanma davasının devam ettiğini, davacı adına çekilen krediye ilişkin sözleşmede müvekkilinin kefil olduğunu, ödemelerin müvekkilince yapıldığını, aracın müvekkilinin iş ortağı olan diğer davalıya olan borçlarına mahsuben satıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... vekili, müvekkili ile diğer davalının eskiden iş ortağı olduklarını, müvekkiline olan borçları nedeniyle dava konusu aracın alacağa mahsuben satın alındığını, satışın gerçek bir satış olduğunu savunmuştur.
    Mahkemece davacı adına çekilen bireysel kredi sözleşmesinde davalının da kefil olduğu, taksitlerin bir kısmının davalı tarafından ödendiğinin anlaşıldığı, kalan taksitlerin muaccel olmadığı, davalılar arasındaki satışın muvazaalı olduğu hususunun ispat edilemediği, davacının davalı ..."den doğmuş ve kesinleşmiş bir alacağının bulunmadığı, ancak katkı payı alacak davası açabileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava, muvazaa hukuksal nedenine dayalı Borçlar Kanununun 18. (TBK.md.19) maddesine göre açılan iptal davası niteliğindedir. Kural olarak üçüncü kişiler danışıklı işlem (muvazaalı işlem) nedeniyle hakları zarara uğratıldığı takdirde tek taraflı veya çok taraflı olan hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. Çünkü danışıklı bir hukuki işlem ile üçüncü kişilere zarar verilmesi onlara karşı işlenmiş bir haksız eylem niteliğindedir. Ancak üçüncü kişilerin danışıklı işlem ile haklarının zarara uğratıldığının benimsenebilmesi için onların danışıklı işlemde bulunan kişiden alacakları bulunmalı ve danışıklı işlem o alacağın ödenmesini önlemek amacıyla yapılmış bulunmalıdır.
    Somut olayda dava konusu aracın alınmasından önce 27.12.2010 tarihinde davacı ... ... adına 36 ay vadeli tüketici kredisi çekilmiş, bundan çok kısa bir süre sonra satın alınan araç 03.01.2011 tarihinde davalı ... adına tescil edilmiştir. Davalı ... bu aracı 28.06.2011 tarihinde yanında çalıştığı diğer davalı ..."a satmıştır. Cevap dilekçesinde davalıların daha önce ortak olarak çalıştıkları, daha sonra davalı ..."in ..."ın yanında işçi olarak çalışmaya başladığı, aracın satışının davalılar arasındaki alacak-borç ilişkisi nedeni ile alacağa mahsububen gerçekleştirildiği belirtilmiş olup bu ödeme şekli mutad bir ödeme şekli olmadığı gibi davalılar arasında ticari ilişki bulunması nedeniyle davalı ..., davalı ..."in kasdını bilebilecek kişilerdendir.
    Davacının bu davadaki amacı, açtığı boşanma davası sonucu hak kazanacağı alacaklarını alabilmeye yönelik olarak danışıklı olduğunu ileri sürdüğü hukuki işlemin kendileri yönünden geçersizliğini sağlamak olduğundan davacının karşılanması gereken bir alacağı bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerekir. Bunun için de davacının açtığı boşanma davasının sonucu beklenilerek davacının tahsili gereken bir alacağı bulunduğu takdirde yukarıda değinilen hususlar da dikkate alınmak suretiyle hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 03/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi