Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/17578
Karar No: 2022/1599
Karar Tarihi: 24.02.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/17578 Esas 2022/1599 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Mahkeme, çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin iptaline ve Hazine adına yeni parseller oluşturulmasına karar vermiştir. Davacılar ve Hazine vekili tarafından temyiz edilen bu karar, Yargıtay 8. Hukuk Dairesi tarafından bozulmuştur. Bozmaya gerekçe olarak, tapu kaydı ve haritasının eksiksiz olarak getirilmemesi, yöntemine uygun keşif yapılmaması ve diğer hususlar belirtilmiştir. Bu nedenle dava yeniden görülmelidir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'na göre, mahallinde yöntemince uygulanarak kapsamının belirlenmesi ve ardından tapu kaydının sınırlarına itibar edilmesi gerekmektedir. Ayrıca kaydın kapsamı duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmeli ve keşfi takibe imkan verir kroki düzenlenmelidir. Kadastro mahkemesi hakimi, gerektiğinde veraset ilamı düzenleyebilmektedir. Bu nedenle hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri detaylı şekilde açıklanmamıştır.
8. Hukuk Dairesi         2021/17578 E.  ,  2022/1599 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacılar vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü.
    K A R A R
    Mahkemenin verdiği önceki tarihli karar ... tarafından bozulmuş olup, bozma ilamında özetle; “Davacı tarafın tutunduğu tapu kaydının tüm tesis ve tedavülleri ile haritası getirildikten sonra mahallinde yöntemince uygulanarak kapsamının belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 160 ada 6 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptaline, fen bilirkişisi ... 02.12.2015 tarihli raporuna ekli haritada (B) harfi ile gösterilen 509,62 metrekare yüzölçümündeki kısmın ifrazı ile aynı ada farklı parsel numarası adı altında Hazine adına, (A) harfi ile gösterilen 573,61 metrekare yüzölçümündeki kısmın 160 ada 6 parsel numarası adı altında tamamı 8.640 pay kabul edilerek, 5.760 payın Hazine, hüküm yerinde gösterilen paylar oranında ... ve müşterekleri adlarına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece ... bozma ilamına uyulduğuna göre, bozma ilamında işaret edilen hususların eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Bozma ilamına uyulmakla, taraflar yararına usuli müktesep hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozma gereklerinin yerine getirilmesi zaruridir. Hükmüne uyulan bozma ilamında, davacı tarafın dayanağı tapu kayıtlarının çekişmeli taşınmazı kapsayıp kapsamadığı ve kapsamının neresi olduğunun belirlenmesi, kayıt malikleri ile davacılar arasında akti veya irsi ilişki olup olmadığının saptanması gereğine değinildiği halde Mahkemece, kayıt malikleri ile zilyetleri arasında akti veya irsi ilişkisi saptanmamış, davacıların dayanak tapu kayıtları tesisinden itibaren iktisap sebebini de gösterecek şekilde tüm tedavülleri ile varsa haritası getirtilmemiş, bu tapu kayıtlarının başka taşınmazlara revizyon görüp görmediği sorulmamıştır. Öte yandan, çekişmeli taşınmazı kenardan çevreleyen komşu parsellerin tutanak ve dayanağını oluşturan belgeler getirtilmediği için tapu uygulamasında bu kayıtlardan yararlanılmamış, tapu kaydının mevki ve hudutları hususunda yerel bilirkişilerin soyut beyanları ile yetinilmiştir. Mahkemece hükme dayanak yapılan, dayanak tapu kayıtlarının uygulandığı belirtilen diğer davalara ait mahkeme ilamlarından bahsedildiği halde, bu ilamlar ve tapu kayıt uygulamasını gösterir krokiler de dosya arasına getirtilmemiştir. Bu şekilde eksik inceleme ve araştırmaya dayanılarak hüküm kurulamaz.
    Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, davacıların dayandığı tapu kayıtları tesisinden itibaren tüm dayanakları ve varsa haritası ile birlikte dosya arasına getirtilmeli, ardından mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve bu keşifte, davacıların dayandığı tapu kayıtlarının varsa haritası yöntemince uygulanıp, kapsamı 3402 sayılı Kadastro Yasası'nın 20/A maddesi gereğince haritasına göre belirlenmeli; tapu kaydının haritasının olmaması yahut uygulama kabiliyetinin bulunmaması halinde, kaydın sınırlarına itibar edilmeli, bu amaçla dayanak tapu kayıtları ihdasından itibaren tüm tedavülleriyle okunup, kayıtta yazılı hudutlar yerel bilirkişilere zeminde göstertilmeli, çekişmeli taşınmaza komşu taşınmazların kadastro tutanakları varsa dayanakları kayıt ve belgeler de getirtilerek dava konusu yeri ne şekilde sınır gösterdiği üzerinde durulmalı; yerel bilirkişilerin zeminde gösterdiği hudutlar teknik bilirkişiye harita üzerinde işaretlettirilmeli; kayıtta yazılı olup yerel bilirkişiler tarafından zeminde gösterilemeyen hudutların tespiti için, davacıya tanık dinletme imkanı sağlanmalı ve bu suretle kaydın kapsamı duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmeli; ayrıca keşifte dinlenecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından, tapu kayıtlarının ihdası, intikali, intikal sırasında hudutlarında ve miktarında değişiklik varsa bu değişikliğin nedeni, hudutların arz ettikleri özellikler hususunda maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yine taşınmazın niteliği ve kullanım durumu maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, kadastro tutanağının edinme sütununda yazılı olan beyanlara aykırı sonuca varılması halinde tutanak bilirkişileri tanık sıfatı ile dinlenmeli, beyanlar arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeye çalışılmalıdır. Tapu kaydının revizyon gördüğü parseller varsa, bunlardan hükmen kesinleşenlerin (Mahkeme gerekçesinde bahsedilen dosyalar da getirtilmek suretiyle) dava dosyalarındaki kayıt uygulaması, tapu kaydına kapsam tayin edilirken göz önünde bulundurulmalı; yerel bilirkişiler ve tanıkların, tapu kayıtlarının uygulanması ve taşınmazların tasarrufu hususundaki beyanlarının zemine uygunluğu, komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli; fen bilirkişisinden, kamulaştırma haritası zemine uygulanmalı, ayrıca uygulanan tapu kaydının haritası ve ölçeğini kadastro paftasının ölçeği ile eşitleyerek zemine uygulanmak suretiyle, kaydın kapsamını belirlemesi ve keşfi takibe imkan verir kroki düzenlenmesi istenmeli, ilam ve haritanın taşınmaza aidiyetinin ve taşınmazın davacıların dayanağı olan tapu kaydı kapsamında kaldığının saptanması halinde davacıların hükme esas alınan kamulaştırma ilamının tarafı olmadıklarından onları bağlamayacağı göz önünde bulundurulmalı, çekişmeli taşınmazın kamulaştırılan kısımda kaldığının tespiti halinde koşulları mevcutsa mülkiyetin tespitine karar verileceği düşünülmeli ve sonucuna göre hüküm kurulmalıdır.
    Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de, kadastro hakimi, infazı mümkün doğru sicil oluşturmak ile yükümlü olup, 3402 Kadastro Kanunu'nun 25/1. maddesi çerçevesinde kadastro mahkemesi hakimi tarafından veraset ilamı düzenlenebileceği de göz ardı edilerek, Mahkemece varsa veraset ilamı dosya arasına getirtilmeden, yoksa anılan Yasa maddesi nazara alınmaksızın ve böylece pay-payda eşitliği sağlanmadan 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 1. maddesine aykırı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması dahi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekili ve davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulüyle, yerel mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanacak olan 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince ... ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacılara iadesine 24.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi