Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/11413
Karar No: 2013/4270

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2012/11413 Esas 2013/4270 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2012/11413 E.  ,  2013/4270 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan 10.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi ..., ... ve arkadaşları vekili Avukat ... tarafından istenilmekle, tayin olunan 06.11.2012 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden... ve arkadaşları vekili Avukat ...ile Orman Yönetimi vekili Avukat ... diğer taraftan Hazine vekili Avukat ... ve davalı ... vekili Avukat ... geldiler, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    1989 yılında yapılan kadastroda ... Köyü 676 sayılı parselin davalı gerçek kişi adına tesbitine davacı gerçek kişiler tapuya dayanarak itiraz etmiş; Orman Yönetimi ve Hazine davaya katılmış; davaların reddine ilişkin yerel mahkemenin 13.07.2009 gün ve 2009/234-841 sayılı kararı, katılanlar Orman Yönetimi ve Hazine tarafından temyiz edilmiş; yerel mahkeme kararı, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 21.10.2010 gün ve 2010/11737 E. – 12793 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “ Çekişmeli 676 parselin tesbitine esas alınan Kasım 1977 tarih ve 16 sıra numaralı 19500 m2 yüzölçümündeki tapu kaydının, ... tarafından Orman Yönetimi, Hazine ve Karaca Köyü Tüzel kişiliği aleyhine açılan tescil davasının kabulüne ilişkin, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 13.12.1976 gün ve 1976/32-221 sayılı tescil hükmü ile oluştuğu, mahkeme kararı ve dayanağı tescil krokisi kapsamındaki bölüm için, Hazine aleyhine, davalının bayii gerçek kişi yararına H.U.M.K.’nun 237. maddesi anlamında kesin hüküm bulunduğu, yapılan keşif ve bilirkişi raporlarıyla tescil krokisinin şeklen benzese de, çekişmeli parsele bire bir uymadığı, tapu kaydının çekişmeli parsele miktarından fazlaya uygulandığı, batı sınırın kısmen Devlet ormanı olarak gösterildiği, gerçekten de çekişmeli parselin batısında 1967 yılı orman kadastrosunda sınırlaması itirazsız kesinleşmiş olan devlet ormanı bulunduğunun anlaşıldığı, bu nedenlerle, dayanılan tapu kaydının değişebilir nitelikte sınır içerdiğinin kabulü gerektiği, 3402 sayılı Kanunun 20/C maddesi gereğince kayıt kapsamının yüzölçümüne değer verilerek saptanacağı, Asliye Hukuk Mahkemesinin tescil hükmünün kesinleştiği tarihten sonra, kadastro tesbit tarihine kadar, 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği süresinin dolmadığı gözetilerek, önceki bilirkişiler dışında bir harita mühendisi veya bulunamadığı takdirde bir fen bilirkişi vasıtasıyla yeniden yapılacak keşifte, dayanılan tapu kayıtları ve tescil krokileri yöntemince uygulanarak, 3402 sayılı Kanunun 20 ve 21. maddeleri gereğince yüzölçümü ile kapsadığı alanın saptanması ve bilirkişiye infaza olanak veren ifraz krokisi düzenlettirilmesi, tapu kaydı kapsamındaki bölüm için Hazinenin davasının kesin hüküm nedeniyle reddine, kayıt fazlası bölüm için davasının kabulüyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi” gereğine değinilmiştir.

    Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan araştırma sonunda, bu kez, .... ve ...’ın davalarında görevsizliğe, diğer davaların REDDİNE, çekişmeli Karaca Köyü 676 sayılı parselin tesbit gibi tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi, Hazine, ... ve arkadaşları vekili Avukat ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya ve dosya kapsamına göre dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce bir idarî birim sınır gözetilmeden orman serisi bazında 1967 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 1981 yılında yapılıp kesinleşen aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 1744 sayılı Kanunla değişik 2. madde uygulaması, 1988 ilâ 1990 yılları arasında yapılıp 08.07.1991 tarihinde ilan edilerek dava tarihinde kesinleşmemiş olan aplikasyon, sınırlandırması yapılmamış ormanların kadastrosu ile 6831 sayılı Kanunun 2896 ve 3302 sayılı Kanunlarla değişik 2/B uygulaması vardır.
    1) Mahkemenin, davaların reddine ilişkin 24.06.2010 gün ve 2010/13821 E. – 16006 K. sayılı kararı, davacılar ..., ...,.... ile ..., ...., ..., ..., ..., ... ..., ..., ...., ... ve arkadaşlarının murisi ..."ye yöntemince en son 11.12.2009 tarihinde tebliğ edildiği halde, temyiz etmedikleri için, aleyhlerine kesinleşmiştir. Buna rağmen, duruşma günü tebliğ edilip karar başlığında gösterilmeleri, bu kişilere taraf sıfatı veremeyeceğine, kesinleşen karara göre aleyhlerine yeni hüküm kurulmadığına göre, kararı temyizde hukukî yararları yoktur.
    2) Hükmüne uyulan bozma kararında, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 13.12.1976 gün ve 1976/32-221 sayılı tescil hükmü ve bu hükmün kesinleşmesi ile oluşan dayanılan tapu kayıtları ile tescil krokileri yöntemince uygulanarak, kapsadığı alanın saptanması, bilirkişiye infaza olanak veren ifraz krokisi düzenlettirilmesi, tapu kaydı kapsamındaki bölüm için Hazinenin davasının kesin hüküm nedeniyle reddine, kayıt fazlası bölüm için davasının kabulüyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi gereğine değinilmiş; mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan araştırma sonunda, fen bilirkişi ... tarafından düzenlenen raporda, çekişmeli parselin tesbitine esas alınan tapu kaydının dayanağı 20.05.1976 tarih ve 1/2000 ölçekli tescil krokisi yöntemince uygulandığında, çekişmeli 676 sayılı parselin ( B) ile gösterilen 18962 m2, dava dışı 675 sayılı parselin (1) ile gösterilen 102 m2 ve (2) ile gösterilen 436 m2 olmak üzere toplam 19500 m2 yüzölçümündeki yeri kapsadığı, çekişmeli parselin krokide (A) ile gösterilen 3612.52 m2 yüzölçümündeki bölümünün ise kroki kapsamı dışında kaldığı, kroki kapsamı dışında kalan (A) bölümünün aynı zamanda kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı belirlendiğine göre, Orman Yönetimi ve Hazinenin (A) bölümüne ilişkin davalarının kabulü ile bu bölümün orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline, çekişmeli parselin geriye kalan, krokide (B) ile gösterilen 18962 m2 yüzölçümündeki bölümünün ise şimdi olduğu gibi davalı adına tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle, davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ..., ..., ...., ...’nin temyiz dilekçelerinin REDDİNE, yatırdıkları temyiz harcının istek halinde iadesine,
    2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle, Hazine ve Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, Orman Yönetiminin yatırdığı temyiz harcının istek halinde iadesine, temyiz edenin sıfatı ve Yargıtay kararının niteliğine göre, Yargıtaydaki duruşma nedeniyle taraflar için avukatlık ücreti takdir edilmesine yer olmadığına 12.04.2013 günü oy birliği ile karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi