
Esas No: 2021/30366
Karar No: 2022/5357
Karar Tarihi: 17.03.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/30366 Esas 2022/5357 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçu işlediği gerekçesiyle verilen hüküm temyiz edilmiş ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında mağdurun toplum olduğu ve tüzel kişilerin suçtan zarar görseler de mağdur sayılmayacağı yönündeki kararı da dikkate alınarak yerel mahkeme kararı bozulmuştur. Ancak yerel mahkemenin hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği ve başka bir dava dosyasının bu dosya ile birleştirilemeyeceği gerekçesiyle verdiği hüküm ise kabul edilebilir değildir. Sanığın uygulanan Kanun maddesinin yanlış gösterilmesi de hukuki bir eksikliktir. Bu nedenlerle, kararın bozulması ve yeniden yargılama yapılması gerekir. Kanun maddeleri olarak, suçun işlendiği kanun maddesi 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun 84/1. maddesi, yanlış gösterilen maddenin doğru maddesi ise aynı kanunun 184/1. maddesidir. CMK'nun 232/6. maddesi ise hukuki eksikliklerin bozma nedeni olabileceğini belirtmektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5846 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 08/04/2014 tarih 2013/7-591 Esas, 2014/171 karar sayılı kararında açıklandığı üzere, bandrol yükümlülüğüne aykırılık suçlarında suçun mağdurunun doğrudan eser sahipleri olmayıp toplumu oluşturan bireyler olduğu, 5237 sayılı TCK'nun hazırlanmasında esas alınan suç teorisine göre bu durumda yani suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireyler olması halinde tüzel kişiler suçtan zarar gören olmalarına rağmen suçun mağduru sayılmayacağından meslek birliklerinin şikayetçi olması halinde de durumun değişmeyeceği cihetle;
İncelemeye konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 20.06.2010, iddianame düzenleme tarihinin ise 16.03.2011 olduğu,
UYAP ortamında yapılan araştırmada, Yargıtay (Kapatılan) 19. Ceza Dairesinin 02.10.2019 tarih ve 2019/12060 karar sayılı ilamında bahsi geçen Dairemizin 03.12.2014 tarih ve 2014/20367 K. sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilen ve bozma sonrası temyiz edilmeden kesinleşen ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2015/29 Esas, 2016/732 Karar sayılı dosyasına ilişkin suç tarihinin ise 23.11.2009, iddianame tarihinin 24.10.2011 olduğunun tespit edilmesi karşısında;
Yerel mahkemece; hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle sanığa ait kesinleşen dosyanın getirtilip incelenerek aslı ya da ilgili belgelerin örneklerinin dosya arasına konulması ve TCK'nun 43. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gereken kesinleşen cezanın mahsubunun düşünülmesi gerekirken, bozma ilamında bahsi geçen ve TCK'nun 43. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gereken diğer dava dosyasının hukuki kesintinin gerçekleşmesi nedeniyle iş bu dava dosyası ile birleştirilmesinin yasal olarak mümkün olmadığı belirtilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre de;
Sanığın bandrol yükümlülüğüne aykırılık eylemi nedeniyle temel ceza belirlenirken uygulanan Kanun maddesinin 5846 sayılı Kanunun 84/1. maddesi yerine aynı Kanunun 184/1. maddesi olarak gösterilmesi suretiyle CMK’nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 17.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.