12. Hukuk Dairesi 2018/5045 E. , 2019/728 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklının icra mahkemesine yaptığı başvuruda; borçlu belediyenin taşınmaz mallarının haczedilmesi için yaptığı talebin icra müdürlüğünce reddine ilişkin 28.02.2016 tarihli işlemin iptalini talep ettiği, mahkemece, borçlu belediyenin Belediye Kanununun 15/son fıkrası gereği haczedilebilecek taşınmaz bildirdiği ve alacaklının ancak bu taşınmaza ilişkin haciz talep edilebileceği gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir.
Anayasa Mahkemesi"nin 17.06.2015 tarih ve 2014/194-2015/55 sayılı olup, Resmi Gazete"nin 26.06.2015 tarih ve 29398 sayısında yayımlanan kararı ile; 5393 sayılı Belediye Kanunu"nun 15. maddesine, 10.09.2014 tarihli ve 6552 sayılı Kanun"un 121. maddesiyle eklenen fıkranın birinci cümlesinin "...ve haciz işlemi sadece gösterilen bu mal üzerine uygulanır" ve ikinci cümlesinin "...veya kamu hizmetlerini aksatacak..." ibareleri ile 6552 sayılı Kanun"un 123. maddesiyle eklenen geçici 8. maddesinin Anayasa"ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
T.C. Anayasası’nın 153/5. maddesi uyarınca, “iptal kararları geriye yürümez” hükmü, kesinleşen işlem ve kararlara ilişkin olup, elde bulunan uyuşmazlığın sürdüğü davalarda “geriye yürümeme kuralı” uygulanmaz. Diğer bir deyişle, bir davada uygulanması gereken kanun maddesi iptal edilmiş ise, eldeki davada artık uygulanmaz.
Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda, Anayasa Mahkemesi, Yasanın geçici 8. maddesini iptal ettiğinden, anılan yasa maddesi, artık şikayete konu takip dosyasındaki haciz işlemlerine uygulanamaz. Ayrıca 5393 sayılı Yasa"nın 15/son maddesinin, haciz işleminin sadece gösterilen mal üzerine uygulanacağına dair kısmının iptal edilmiş olması nedeniyle, aynı maddede yer alan; "Belediyenin proje karşılığı borçlanma yoluyla elde ettiği gelirleri, şartlı bağışlar ve kamu hizmetlerinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim ve harç gelirleri haczedilemez" hükmü gözetilmek suretiyle belediye mallarının haczi mümkündür. İcra müdürlüğü, borçlunun gösterdiği malların dışında kalan alacaklının talep ettiği diğer mallar üzerine de haciz uygulamak zorundadır.
İcra müdürlüğünce, alacaklının haciz talebinin, borçlu belediyenin Belediye Kanununun 15/son maddesi gereği haczedilebilecek taşınmaz bildirdiği ve ancak bu taşınmaza ilişkin haciz talep edilebileceği gerekçesi ile reddedilmesi isabetsizdir.
O halde mahkemece, şikayetin kabulü ile icra müdürlüğünün 28.01.2016 tarihli kararının iptaline karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/01/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.