20. Hukuk Dairesi 2012/14210 E. , 2013/4123 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... Köyü 156 ada 12 parsel sayılı 16520,00 m² yüzölçümündeki taşınmaz, Aralık 1933 tarih 249 sıra numaralı tapu kaydı uygulanarak tarla niteliğiyle ...adına tesbit edilmiştir. Davacı ... Yönetimi, çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır.
Mahkemenin birleşen 1990/96 esas sayılı dosyasında, davacı ... Yönetimi Aralık 1933 tarih 234 sıra numaralı tapu kaydı uygulanarak ... adına tesbit edilen ... Köyü 156 ada 39 parsel sayılı 9274,34 m² yüzölçümlü taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğunu belirterek, tesbitin iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece davanın reddine dair verilen karar, Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmekle, Dairenin 1997/4436-5035 E.K. sayılı kararı ile "Dosya kapsamına, incelenen belgelere göre yerel mahkemece oluşturulan karar ile dosyadaki verilerin birbirine uymadığı, ormanın belirlenmesi yönünden uzman bilirkişinin farklı tarihlerde verdiği raporların birbiri ile çelişkili olduğu gibi, her birinin kendi içinde çelişikler içerdiği ve bu çelişkinin giderilmeden karar verilemeyeceği" gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak dava konusu ... Köyü 156 ada 12 ve 39 numaralı parsellerin orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, bu defa davalılar ... ve arkadaşları tarafından hüküm temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 28/04/2003 gün ve 2003/2422-3532 sayılı kararıyla ikinci kez bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli 156 ada 12 parselin krokide (A) ile gösterilen 10375,72 m², 156 ada 39 parselin krokide (D) ile gösterilen 1302,53 m² ile gösterilen bölümlerinin uzman orman bilirkişi tarafından resmi belgelere dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada orman sayılan yerlerden olduğunun anlaşıldığına göre, davalılar ... ve arkadaşlarının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. Davaya konu 156 ada 12 parsel Aralık 1937 tarih 249, 156 ada 39 parsel ise, Aralık 1933 tarih 234 numaralı tapu kaydına dayalı olarak davalıların miras bırakanı ... adına tespit edilmiştir. Her nekadar, mahkemece karara dayanak alınan uzman bilirkişi raporunda 12 parselin krokide (B) ile göstetilen 16520,03 m² ile gösterilen bölümünün, 31 parselin ise, krokide (C) ile gösterilen 7953,37 m² ile gösterilen bölümünün memleket haritasında ve hava fotoğrafında açık alanda kaldığı ve bu taşınmazların halen çayır otları ile kaplı orman içi açıklık niteliğinde orman sayılan yerlerden olduğunu belirtilmekteyse de, 6831
sayılı Kanunun 17/1-2. maddesinde orman içi açıklıkların özel mülke dönüşmesini yasaklayan hüküm sözkonusu olup, tapuda kayıtlı olan taşınmazlar için uygulanma olanağı bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazlar başında yerel bilirkişi ve fen elemanı aracılığıyla yapılan keşifte davaya konu taşınmazlara revizyon gören tapu kayıtlarının hudutları ve krokileri itibarıyla uyduğu saptanmıştır. Davaya konu 12 parselin krokide (B), 39 parselin krokide (C) ile gösterilen kısımlarının tapuda kayıtlı geçerli bir mülkiyet belgesi bulunan ve öncesinin resmi belgelerde orman sayılmayan açık alan olduğu saptandığına göre, artık orman sayılan yer olarak kabulü olanaksızdır. O halde, çekişmeli 12 parselin krokide (B), 36 parselin (C) ile gösterilen kısımlarına yönelik davanın reddine karar verilmesi” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozma ilâmına uyulduktan sonra, davacının 156 ada 12 parselin fen bilirkişisi ....nın 02/06 2002 tarihli raporunda (B) harfi ile gösterilen 16.520,03 m² tarla vasıflı taşınmaz ile aynı mevkide bulunan 156 ada 39 parselin (C) harfi ile gösterilen 7.953,37 m² tarla vasfındaki taşınmaz ile ilgili açtığı davanın reddine, kararda gösterilen paylar oranında davalılar adlarına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 09/04/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.