4. Hukuk Dairesi 2019/442 E. , 2019/2860 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ...tarafından, davalı ... aleyhine 15/10/2008 gününde verilen dilekçe ile rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18/03/2014 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalının ... Devlet Hastanesinde (Eski SSK Hastanesi) ortopedi uzmanı olarak görev yaptığını, dava dışı ... Belediyesine ait olan ....plakalı aracın 12/09/1997 tarihinde dava dışı ...’e çarptığını, yaralının ... Devlet Hastanesine kaldırıldığını, tedavinin devam ettiği sırada tanıda ve tedavide eksiklik nedeniyle yaralının vefat ettiğini, ölenin yakınları tarafından davacı idare ve dava dışı kişiler aleyhine ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde tazminat davası açıldığını, bu davada alınan raporda davalının kusurunun tespit edildiğini ve yapılan yargılama sonunda davacı aleyhine tazminata hükmedildiğini, hükmedilen tazminatın 22/10/2007 tarihinde ödendiğini, davalının kusuru ile Hazine zararına sebebiyet verdiğini belirterek oluşan zararın rücuen davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davalının kusurlu eylemi sonucu davacı Kurumun tazminat ödemek zorunda kaldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya kapsamından; 12/09/1997 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralanan ve hastanede tedavisinin devam ettiği sırada vefat eden dava dışı ...’in anne ve babası tarafından, SSK Genel Müdürlüğü, ... Belediyesi, ..., ..., ... ve... aleyhine, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2002/204 esas sayılı dosyası ile maddi ve manevi tazminat davası açıldığı, mahkemece ... Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinden alınan 24/12/2003 tarihli raporda, ölüm olayında kusurun ortopedi servisindeki takibe ilişkin olduğunun tespit edildiği, yapılan yargılama sonunda davalılardan ..., ... ve... yönünden kusurları bulunmadığından davanın reddine, diğer davalılar yönünden davanın kısmen kabulüne karar
verildiği ve verilen kararın onanarak kesinleştiği, davacılar tarafından ilamlı icra takibi başlatılması üzerine Sağlık Bakanlığı tarafından 22/10/2007 tarihinde icra dosyasına 15.326,45 TL ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı, müteselsil sorumlu sıfatı ile üçüncü kişiye ödediği paranın halefiyet esasınca rücuen tahsilini istediğine ve davalı önceki davada, davalı olarak yer almadığına göre iadenin kapsamı, davacının mahkum olup ödediği para, bu paranın kendisi hakkındaki davada verilen hükmün kesinleşmesine kadar işleyecek faizi, önceki davada hükmedilen avukatlık ücreti ve yargılama giderleri toplamından davalının payına düşen kısmıdır. Kendi kusurlu davranışı ile işin icraya düşmesine yol açan davacı, bu ihmali nedeniyle yapılmış olan icra giderlerini ve hükmün kesinleşmesinden sonra geçen sürede işleyecek faizi isteyemez. Çünkü sözü edilen giderlerle davalının eylemi arasında uygun sebep sonuç bağı yoktur. Mahkemece icra giderleri ile hükmün kesinleşmesinden sonra işlemiş olan faize ilişkin istek bölümünün hesaplanıp bu miktar üzerinden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile ödenen miktarın tamamından davalının sorumlu tutulması usul ve yasaya uygun olmadığından kararın bozulması gerekir ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6217 sayılı Kanun"un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla halen uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının (b) bendinde yer alan “10.217,63” rakamlarının çıkarılarak yerine “7.355,33” rakamlarının yazılmasına, davalının diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddiyle kararın düzeltilmiş bu biçiminin ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 15/05/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.