Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Sanığın tehdit ve hakaret eylemleri yönünden dinlenen tanık ..."ın türkçe bilmediği için sanığın ne dediğini anlamadığını belirtmesi,katılanın soyut iddiası dışında mahkumiyetine yeterli delil bulunmaması karşısında, yetersiz ve yerinde görülmeyen gerekçeyle mahkumiyet hükmü kurulması, 2-Sanığın katılan adına internet aboneliği yaptırdığı ve katılanın internet kullanım borcunu ödemediğini belirtmesi karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilerek sonucuna göre haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, 3-Adli sicil kaydına göre sabıkası bulunan mükerrir sanık hakkında, hangi ilamın tekerrüre esas alındığının denetime olanak verecek biçimde karar yerinde gösterilmemesi ve tekerrüre esas alınacak ilamın 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma kapsamına alındığının tespit edilmesi halinde ise, anılan hükme ilişkin, uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak sonucuna göre tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu, Kanuna aykırı ve sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 28/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.