Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/815 Esas 2012/4499 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/815
Karar No: 2012/4499
Karar Tarihi: 20.03.2012

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/815 Esas 2012/4499 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalılar, mihir senediyle kararlaştırılan 2000 gr altının aynen iadesi istemine ilişkin olan alacak davasında hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Kefil olarak imzalanan sözleşmenin adi kefalet niteliğinde olduğu ve kefaletin geçerli olabilmesi için yazılı olması ve belli bir miktarı içermesi gerektiği belirtildiğinden, asıl borçlu olan kişiden yapılan talep veya takip sonuçsuz kalınmadan kefil hakkında dava açılamayacağına hükmedilmiştir. Borçlar Kanunu'nun 483., 484. ve 486. maddeleri kararda açıklanmıştır. Karar davalı ... yönünden temyiz itirazlarının kabul edilmesi ve hükmün bozulmasıyla sonuçlanmıştır.
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2012/815 E.  ,  2012/4499 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Alacak

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar, davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, mihir senediyle kararlaştırılan 2000 gr altının aynen iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılar vekilinin davalı ... hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davalılar vekilinin davalı ... hakkındaki temyiz itirazlarına gelince; Davada dayanılan ve hükme esas alınan 23.08.1998 tarihli "Eşya Mihir Senedi" başlıklı belgeyi davalı ... kefil olarak imzalamıştır. Bu kefalet Borçlar Kanunu"nun 483.maddesinde belirtilen adi kefalet niteliğindedir. Aynı Kanunun 484. maddesine göre kefaletin geçerli olabilmesi için yazılı olması ve belli bir miktarı içermesi şarttır. Borçlar Kanunun 486. maddesi hükmü uyarınca, doğrudan adi kefile başvurabilmesi için kefalet sözleşmesinden sonra borçlunun iflas etmesi veya hakkında takibat icra olunup da, alacaklının hatası olmaksızın, semeresiz kalması, yahut borçlu aleyhinde Türkiye"de takibat icrasının imkansız hale gelmesi ile mümkündür. Bu nedenle davacı, öncelikle asıl borçlu ..."den senetten doğan alacağına ilişkin talepde bulunmadan veya hakkında başlatılan takip sonuçsuz kalmadan asıl borçlu ... ile birlikte kefil ... hakkında da dava açtığından adi kefil ... hakkındaki davanın reddine karar vermek gerekirken bu husus gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda 2 nolu bentte yazılı nedenlerle davalılar vekilinin davalı ... yönünden temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 20.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.