5. Hukuk Dairesi 2020/6280 E. , 2021/6351 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Mustafakemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi tüzel kişiliği adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin verilen ilk derece mahkemesinin kararına karşı davacı idare vekili ile davalılar vekillerinin istinaf başvurusu üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesinin 8. Hukuk Dairesince istinaf isteminin davalılar vekilleri yönünden esastan reddine, davacı idare vekili yönünden ise kısmen kabulü ile HMK"nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilerek esas hakkında yeniden karar verilmesine dair yukarıda gün ve sayıları yazılı kararının Yargıtay"ca incelenmesi, davalılar vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Mustafakemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi tüzel kişiliği adına tescili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davacı idare vekili ile davalılar vekilleri tarafından yapılan istinaf başvurusunun Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince davalılar vekili yönünden esastan reddine, davacı idare vekili yönünden ise kısmen kabulü ile HMK"nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına dair verilen karar davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.
Kısmen zeytin bahçesi kısmen tarım arazisi niteliğindeki Bursa İli, Mustafakemalpaşa İlçesi, ... Mahallesi, 2084 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-f maddesi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde yöntem itibari ile bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Bilirkişi raporunda münavebe ürünü olarak alınan (kuru şartlarda) buğday, bamya ve nohutun ve zeytinin dekar başına verim miktarlarının İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü, değerlendirme tarihi olan 2017 yılı dekar başına üretim masrafları ile hasat dönemindeki ortalama toptan kg. satış fiyatlarının da ilgili resmi kuruluşlardan yeniden sorulup, veri listesi esas alınmak suretiyle değerlendirme yapılması gerekirken, tereddüte düşürecek şekilde 15.11.2017 tarihli Mustafakemalpaşa İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü yazı ekindeki veri listesinde yazan "Yan ürün gelirleri ortalama üretim masrafından düşülmüştür" ibaresinden dolayı buğday samanı münavebeye dahil edilmemek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Dava konusu taşınmazın kıymet takdiri rapounda sulu tarım arazisi olduğu belirtildiği halde 25/04/2018 tarihli keşif gözleminde, kuru tarım arazisi olduğunun açıklandığı ve bilirkişi raporunda taşınmaz kuru tarım arazisi olarak değerlendirildiğinden, öncelikle dava konusu taşınmazın sulu veya kuru arazi vasfının araştırılarak çelişkinin giderilmesi gerekirken, çelişki giderilmeden kuru tarım arazisi kabul edilerek eksik inceleme ile hüküm kurulması,
Doğru olmadığı gibi;
3-Anayasa Mahkemesinin 27/11/2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 16/07/2020 tarih 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesi; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak hüküm kurulması gerektiğinden,
Davalılar vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davalılardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 26/04/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.