17. Hukuk Dairesi 2019/4957 E. , 2020/3496 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, 08.05.2014 tarihinde, müvekkillerinin oğlu ..."ın, sevk ve idaresindeki araçla davalıya zorunlu mali mesuliyet sigortalı aracın çarpışması şeklinde gerçekleşen kazada vefat ettiğini belirterek belirsiz alacak olarak davacı anne için 500,00 TL ve davacı baba için 500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 16.06.2015 tarihinde talebini davacı anne için 10.104,42 TL"ye, baba için 6.264,13 TL"ye artırmıştır.
Davalı vekili, davanın açılmasına sebep olmadıklarını savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kabulü ile davacı anne ... için 10.104,42 TL ve baba İhsan için 6.264,13 TL destekten yoksun kalma tazminatının 500,00"er TL"sinin kaza tarihinden, geri kalan miktarları ıslah tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde ve özellikle davalı vekilinin yargılama sırasında alınan aktüer bilirkişi raporuna itiraz etmemesi nedeniyle davacılar yararına usuli kazanılmış hak oluşması nedeniyle davanın kabulünde bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı taraf, dava ve bedel artırım dilekçesinde, davaya ve artırım talebine konu ettiği maddi tazminat için olay tarihinden itibaren faize karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, dava dilekçesinde istenen miktara dava tarihinden, artırılan bölüme ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmiştir.
Haksız fiil faili olan sürücünün eylemi sonucu oluşan zararla ilgili, araç işleteninin sorumluluğunu teminat altına alan trafik sigortacısı bakımından; 2918 sayılı KTK"nın 99/1. maddesi ile ZMSS Genel Şartları"nın B.2. maddesi uyarınca, rizikonun ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortacının tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüdün gerçekleştiği ve davalı sigortacının temerrüt faizinden sorumlu olduğunun kabulü gerekir. Davacı tarafın, davadan önce başvurusunun bulunmadığı durumda ise, dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekir.
Mahkeme tarafından, dava dilekçesinde talep edilen bedellere, dava tarihinden faiz işletilmesinde bir usulsüzlük bulunmamakla birlikte; artırılan kısım itibariyle de dava tarihinden itibaren faize karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı olduğu biçimde ıslah tarihinden faiz işletilmesi doğru değil bozma sebebi ise de, bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden HMK"nın geçici 3/2. maddesi, HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (2) ve (3) nolu bentlerindeki "....500.,00 TL"sinin dava tarihinden, 5.764,13-9.904,42 tazminatının" ibaresinden sonra gelen TL"sinin ıslah tarihi olan 16.06.2015 tarihinden" ibarelerinin hükümden çıkarılarak yerine "dava tarihinden" ibaresinin ayrı ayrı yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1.073,73 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 16/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.