Esas No: 2021/9728
Karar No: 2022/5486
Karar Tarihi: 21.03.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/9728 Esas 2022/5486 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İlgili ceza davası sonucunda, sanıkların ve nakil araçlarının iadesine yönelik olarak verilen beraat hükümleri, Hazine vekilinin temyiz itirazlarına rağmen onanmıştır. Ancak, sanık hakkında takdiri indirim uygulanması maddesinin yanlış şekilde yazılmış olması ve yargılama giderleri ile ilgili kısa kararda eksiklik olması nedeniyle hüküm bozulmuştur.
Sanık hakkında uygulanacak olan kanun maddeleri şu şekildedir:
- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi kapsamında olduğu belirtilmiştir.
- Suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle 3/5, 3/10 madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu ifade edilmiştir.
- Son olarak, 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen \"Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.\" şeklindeki düzenlemelerin sanık lehine hükümler içerdiği ve kovuşturma
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I- Katılan ... İdaresi adına Hazine vekilinin temyiz isteminin sanıklar ... ile ... hakkında kurulan beraat hükmü ile nakil araçlarının iadesine yönelik hükümle sınırlı olduğu gözetilerek, anılan hükümlere hasren yapılan incelemede;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan ... İdaresi adına Hazine vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle sanıklar ... ile ... hakkında kurulan beraat hükümleri ile nakil araçlarının iadesine ilişkin kararın istem gibi ONANMASINA,
II- Sanık ...'nın temyiz isteminin incelenmesinde ise;
Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10 madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22 ve 5/2. maddelerinin somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası nazara alınarak sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Kabule göre ise;
1.Sanık hakkında takdiri indirim uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK'nun 62/1. maddesi yerine fıkra numarası gösterilmeksizin TCK'nun 62. maddesinin yazılması suretiyle CMK'nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
2.Yargılama giderleri ile ilgili olarak, 5271 sayılı CMK.nun 324. maddesinin 2. fıkrasında "Hüküm ve kararda yargılama giderlerinin kimlere yükletileceği gösterilir.” şeklindeki açık hükmü ile Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 26/05/1935 gün ve 111/7 sayılı "yargılama giderleri hükmün tamamlayıcı parçası olduğundan ilamlarda açıklanmalı, kime yükletileceği belirtilmedir" ve yine Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 02/05/1966 gün ve 4/3 sayılı "tefhim edilmekle hükmün esasını oluşturan kısa kararda yargılama giderinin miktarı ve kime ne miktarda yükleteceği belirtilerek, sanığın yükümlülüğü öğrenmesinin sağlanması ve bu sayede sanığın yargılama giderlerine karşı temyiz davası açıp açmama hususunda karar verme olanağı tanınması gerektiğini” belirten kararları karşısında, hükmün esasını oluşturan kısa kararda, sanığın yükümlülüğünü öğrenmesi ve buna göre yargılama giderleri yönünden temyiz yoluna başvurup başvurmayacağı hususunda karar vermesine imkan tanımak için, yargılama giderlerinin kime yükleneceğinin ve bu yükümlülüğün ne miktar olacağının belirtilmesi gerektiği, ancak mahkemece kısa kararda ''aşağıda dökümü yazılı ( ) yargılama giderlerinin sanıktan alınarak hazineye irat kaydına'' denilerek, yargılama giderleri ile ilgili miktar açıklanmadan, bilahare gerekçeli kararda belirtilmesi suretiyle usul ve yasaya aykırı hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.