Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2013/12236 Esas 2013/15137 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/12236
Karar No: 2013/15137
Karar Tarihi: 21.05.2013

Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2013/12236 Esas 2013/15137 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, suça sürüklenen çocuğun hırsızlık suçu işlediği ve mahkum olduğunu belirtmiştir. Ancak, suç tarihinde çocuğun 15 yaşından küçük olması nedeniyle dava zamanaşımı süresi 11 yıl 3 ay olarak sınırlıdır. Mahkeme, bu sürenin dolduğu gerekçesiyle bozma isteyen düşüncesine katılmamıştır. Ancak, mahkeme sosyal inceleme raporu alınmadan hüküm kurulmasının yanlış olduğunu ve sanığın fazla ceza verildiğini belirtmiştir. Kararın açıklanmasından sonra, çocuk suçlu ............ cezası almıştır.
Kanunlar:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 142/2-b maddesi (hırsızlık suçu)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 66/1-d maddesi (dava zamanaşımı süresi)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 66/2 maddesi (asli zamanaşımı süresi)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 67/4 maddesi (ilave edilecek zamanaşımı süresi)
- 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35. maddesi (sosyal inceleme raporu)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 43/2. maddesi (fazla ceza verme)
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi         2013/12236 E.  ,  2013/15137 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nın 142/2-b maddesinde belirtilen hırsızlık suçu için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, dava zamanaşımı süresinin aynı Yasanın 66/1-d maddesi uyarınca 15 yıl olduğu, suç tarihinde 15 yaşından küçük olan suça sürüklenen çocuk hakkında 66/2 maddesi uyarınca asli zamanaşımı süresinin 7 yıl 6 ay, 67/4 maddesi uyarınca ilave edilecek 3 yıl 9 ay ile uzatılmış zamanaşımı süresinin ise 11 yıl 3 ay olacağı gözönüne alındığında; suça ilişkin zamanaşımın dolduğundan bahisle tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun, suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- Suç tarihinde 12-15 yaş gurubunda olduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuk hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35. maddesine göre sosyal inceleme raporu alınmadan ve bu konuda herhangi bir gerekçe de gösterilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2- Kabule göre de; suça sürüklenen çocuğun, müşteki ..."ın çantasında bulunan cüzdanlardan bir tanesinin, olay anında müştekinin yanında bulunmayan ve alışveriş yaptıkları caddede iki metre kadar arkadan gelmekte olan müşteki ..."e ait olduğunu bilmesi mümkün olmadığı gibi, aksini ispatlayacak delil de bulunmadığının anlaşılması karşısında; sanığın eyleminin kül halinde tek hırsızlık suçunu oluşturacağının kabul edilmesi gerekirken, TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... Uyar müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnemeye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 21.05.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.














    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.