20. Hukuk Dairesi 2012/11227 E. , 2013/3986 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayılı hükmün; Dairemizin 06.03.2012 gün ve 2011/14316-2012/3251 sayılı ilâmı ile onanmasına karar vermiştir. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya içindeki bütün belgeler incelenerek gereği düşünüldü.
KARAR
Kadastro sırasında, .... Kasabası 103 ada 14, 106, 307 ve 314, 129 ada 52 ve 69, 130 ada 1, 176 ada 1, 2 ve 3, 190 ada 147, 204 ada 9, 205 ada 19, 219 ada 15, 225 ada 35 ve 57, 227 ada 78, 234 ada 127, 257 ada 23, 259 ada 5, 260 ada 1 ve 264 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar, ....Belediyesi Tüzelkişiliğinin zilyetliğindeyse de, .... Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 14.01.2000 gün ve 1040 sayılı kararı ile kabul edilen Kocatepe tarihi sit alanı içinde kaldığı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilemeyecek yerlerden olduğu gerekçesiyle ve “Taşınmazların korunması gerekli kültür varlığı olduğuna dair şerh ile birlikte davacı Belediyenin kullanımında olduğuna" yönelik şerh verilerek Hazine adına tesbit edilmişlerdir. Davacı Büyükkalecik Belediye Başkanlığı vekili, dava konusu taşınmazları kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinme koşullarının Belediye Başkanlığı lehine oluştuğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın reddine ve dava konusu taşınmazların tesbit gibi tesciline karar verilmiş; hükmün davacı ... Belediye Bşk. ve davalı Hazine vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairece onanmasına karar verilmiş, bu kez davalı ....Belediye Bşk. vekili tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır.
30.05.2007 gün ve 26537 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 22.05.2007 tarihli ve 5663 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 1. maddesi ile 2863 sayılı Kanunun 11. maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi, “Ancak, kültür ve tabiat varlıklarını koruma bölge kurullarınca birinci grup olarak tescil ve ilân edilen kültür varlıklarının bulunduğu taşınmazlar ile birinci ve ikinci derece arkeolojik sit alanlarındaki taşınmazlar zilyetlik yoluyla iktisap edilemez.” şeklinde değiştirilmiştir. Yine, 2863 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. madde ile, “Kadastrosu devam eden taşınmazların sınırlandırma ve tesbiti işleri ile devam eden davalarda da bu Kanunun 11. maddesinin birinci fıkrası hükmü uygulanır. Sınırlandırma ve tesbitleri henüz askı ilânına alınmamış taşınmazların kadastro tutanakları kadastro komisyonuna intikal ettirilmek suretiyle bu Kanunun 11. maddesinin birinci fıkrasına uygun hale getirilir. 27/07/2004 tarihinden itibaren yapılan kadastro çalışmaları sonucu zilyetlik şartları oluştuğu halde sit alanlarında kalması nedeniyle Hazine adına tesbit ve tescili yapılmış taşınmazlardan 1 ve 2. derece arkeolojik sit alanları dışında kalan sit alanlarındaki taşınmazların kadastro tutanaklarında zilyet veya hak sahibi olarak belirtilen kişilerin veya mirasçılarının, Kanunun
yayımı tarihinden itibaren 1 yıl içerisinde mahalli maliye kuruluşlarına müracaatları halinde maliye kuruluşunun talebi ile harca tâbi olmadan re"sen ilgilisi adına tescilleri yapılır” hükmü getirilmiştir.
.... Milli Emlak Müdürlüğü tarafından Tapu Sicil Müdürlüğüne yazılan 11.10.2011 tarih 6923 sayılı yazı ile, “ 5663 sayılı Kanunun 2. maddesi ile 2863 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. madde gereğince, İlimiz Merkez ilçeye bağlı .... Kasabası, ... mahallesinde bulunan mülkiyetleri Hazineye ait olan ve yazımız ekinde gönderilen listede ada, parsel ve yüzölçümleri ile hak sahipleri belirtilen taşınmazların harca tâbi olmadan hak sahipleri adına tapuda re’sen tescil edilmesi”nin istenilmesi üzerine, tapu sicil müdürlüğünce dava konusu taşınmazlara komşu 190 ada 148, 103 ada 15 ve 105, 225 ada 25, 29, 34, 36 ve 51 sayılı parseller, 2863 sayılı Kanunun 7. maddesi gereğince hak sahiplerine dağıtıldığı bildirilmiştir. Belirtilen kanun değişiklikleri ile Milli Emlak Müdürlüğünün uygulamaları nedeniyle yeniden değerlendirme gerektiğinden, maddî yanılgıya dayalı onama hükmünün kaldırılarak yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin karar düzeltme isteminin KABULÜNE, 06.03.2012 gün ve 2011/14316-2012/3251 sayılı onama kararının KALDIRILMASINA, hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 08.04.2013 günü oy birliği ile karar verildi.