Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/4615 Esas 2017/236 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4615
Karar No: 2017/236
Karar Tarihi: 18.01.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/4615 Esas 2017/236 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, müvekkilin davalıdan satın aldığı minibüsün arızalı çıkması nedeniyle açılmıştır. Davacı vekili, öncelikle arızanın giderilmesini istemiş, mümkün olmaması halinde ise 3.400 TL alacağın ve günlük 600 TL'nin davalıdan tahsil edilmesini talep etmiştir. Davalı vekili ise davanın reddi yönünde savunma yapmıştır. Mahkeme, müvekkil ve davalı arasında akdi ilişki bulunmadığından genel yetki kuralı gereği davanın, davalının ikametgahı mahkemesinde açılması gerektiğine karar vermiştir. Ancak, dava konusu araç ticari bir araç olduğundan ve satıcı şirketin tacir olması sebebiyle uyuşmazlığın TTK hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği belirtilerek, görevli mahkemenin ticaret mahkemesi olduğu vurgulanmıştır. Bu nedenle, mahkemenin yetkisizliğine dair verilen hüküm bozulmuştur. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 6. maddesi ve Ticaret Kanunu'nun 1. maddesi kararın gerekçesinde açıklayıcı olarak ele alınmıştır.
19. Hukuk Dairesi         2016/4615 E.  ,  2017/236 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -

    Davacı vekili, esnaf olan müvekkilinin davalıdan satın aldığı minibüsün arızalı çıktığını, arızanın garanti kapsamında olduğunu belirterek, öncelikle arızanın davalı tarafından giderilmesi, bu hususun mümkün olmaması halinde şimdilik 3.400 TL alacağın ve müvekkilinin çalışamayacağı günler için mahrum kalacağı günlük 600 TL’nin davalıdan tahsilini dava ve talep etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkili şirketin merkezinin ... olması sebebiyle HMK’nun 6. maddesi uyarınca ... Adliyesi Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davacı tacir olup davanın ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğini, ayıp ihbarının süresinde ve usulüne uygun yapılmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davacı ve davalı arasında herhangi bir akdi ilişki bulunmadığından genel yetki kuralı gereğince davanın, davalının ikametgahı mahkemesinde açılması gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava konusu araç 14/03/2013 tarihli fatura ile satılmış olup ruhsat kaydından ticari araç olduğu anlaşılmaktadır. Satıcı şirket tacir olup, akdi ilişki ticari nitelikte olduğundan uyuşmazlığın TTK hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. Bu durumda görevli mahkemenin ticaret mahkemesi olduğu dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine 18/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.