Abaküs Yazılım
9. Daire
Esas No: 2019/2838
Karar No: 2021/1877
Karar Tarihi: 16.03.2021

Danıştay 9. Daire 2019/2838 Esas 2021/1877 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/2838
Karar No : 2021/1877

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı-…
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Müdürlüğü-…
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına, tesis edilen emlak vergisine ilişkin mükellefiyet işlemi iptali ile 2013-2017 yılları için ödenen emlak vergisinin ödeme tarihi itibarıyla hesaplanacak yasal faiziyle iadesi talebiyle yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali ve ödenen tutarın yasal faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .. Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; emlak vergisi uygulamasında muafiyetin, verginin konusu olabilecek taşınmaza değil, taşınmazın maliki olan Maliye Hazinesi'ne tanındığı, dolayısıyla verginin ödenmesinden sadece genel ve özel bütçe kapsamındaki idarelerin, belediyelerin, köy tüzel kişiliğinin, Kanunla kurulan ünversitelerin ve Devletin muaf tutulacağı, davacı kurumun, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nun 2 sayılı cetvelinde yer alan özel bütçeli idarelerden olmaması nedeniyle emlak vergisinden muaf tutulamayacağı, ayrıca davacı kurumun kendi Kuruluş Kanunu'nun 14. maddesinde sahip olduğu hangi gayrimenkullerin emlak vergisinden muaf tutulduğuna dair açık ve özel bir düzenlemeye yer verildiği, buna göre Müdürlüğün çiftlik hudutları dahilinde sahip olduğu gayrimenkullerin bina ve arazi vergilerinden müstesna tutulduğu, zaman içerisinde Kanun'da yapılan değişikliklerde bu düzenlemenin olduğu gibi muhafaza edildiği, davanın konusunun çiftlik hudutları dışındaki gayrimenkullere ilişkin emlak vergisi mükellefiyeti ve ödenen emlak vergileri olduğu hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, bu durumda, davacının çiftlik hudutları dışında bulunan gayrimenkulleri için mükellefiyet tesisinde ve emlak vergisi ödenmesinde isabetsizlik bulunmadığından, dava konusu düzeltme-şikayet başvurusunun reddine dair işlemde de hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davacı Atatürk Orman Çiftliği Müdürlüğünün mallarının Devlet malı niteliğinde olduğu, emlak vergisine konu edilen binanın da bu sebeple Devlete ait bina niteliğinde sayılacağı, yine 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu'nda Devlete ait binaların bina vergisinden daimi olarak muaf olduğu kuralı göz önünde bulundurulduğunda, dava konusu taşınmazlar yönünden mükellefiyet tesisi ve adına emlak vergisi tahakkuk ettirilmesi ve tahsil edilmesi işlemlerinin, 213 sayılı Kanun'un ilgili hükümleri uyarınca mükellefiyette hata kapsamında değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varıldığından, emlak vergisi mükellefiyetinin iptali, 2013-2017 yıllarına ilişkin ödenen emlak vergisinin iadesi isteminin reddine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf isteminin kabulüne, Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu'nda muafiyetlerin tek tek sayıldığı, eski katma bütçeli idarelere ait kuruluş kanunlarında yer verilen "devlet malı hükmündedir" ifadesinin, Emlak Vergisi Kanunu'nun; 4. maddesinin 1. fıkrasının ( a) bendi uyarınca devlete ait binaların bina vergisinden, 14. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi uyarınca devlete ait arazilerin arazi vergisinden daimi olarak muaf olduğu kuralı kapsamında değerlendirilemeyeceği, davacı Atatürk Orman Çiftliği hudutlarında bulunan taşınmazların emlak vergisinden istisna olmasına karşın, çiftlik hudutları dışında yer alan vergisi uyuşmazlık konusu taşınmazların söz konusu istisnadan faydalanamayacağı iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ: Davanın konusunun, davacı kurumun çiftlik hudutları dışındaki gayrimenkullere ilişkin emlak vergisi olduğu, taraflar arasında bu konuda uyuşmazlık bulunmadığı gibi dosyada bu yönde herhangi bir iddia ve belgeye yer verilmediği anlaşıldığından, davacı adına tesis edilen emlak vergisi mükellefiyetinde, dava konusu düzeltme-şikayet başvurusunun zımnen reddine dair işlemde ve davanın reddi yolundaki vergi mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunu kabul edip Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar veren bölge idare mahkemesi kararında hukuka uygunluk bulunmadığından … Bölge İdare Mahkemesi Vergi Dava Dairesi kararının bozulmasının gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Davacı tarafından, adına tesis edilen emlak vergisi mükellefiyet işlemi ptali ile 2013-2017 yılları için ödenen emlak vergisinin ödeme tarihi itibarıyla hesaplanacak yasal faiziyle iadesi talebiyle yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali ve ödenen tutarın yasal faiziyle birlikte iadesi istemiyle dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 122'nci maddesinde, mükelleflerin, vergi muamelelerindeki hataların düzeltilmesini vergi dairesinden isteyebilecekleri; 124'üncü maddesinde de, vergi mahkemelerinde dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme talepleri reddolunanların şikayet yolu ile Maliye Bakanlığına müracaat edebilecekleri açıklanmıştır. Bu maddeler uyarınca düzeltilmesi vergi dairelerinden istenebilecek vergi hatası; aynı Kanun'un 116'ncı maddesinde, vergiye müteallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınması olarak tanımlanmış, 117'nci maddesinde, hesap hatalarının; matrah hataları, vergi miktarında hatalar ve verginin mükerrer istenilmesi; 118'inci maddesinde de, vergilendirme hatalarının; mükellefin şahsında hata, mükellefiyette hata, mevzuda hata ve vergilendirme veya muafiyet döneminde hata olduğu belirtilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlığın ilgili bulunduğu dönemde yürürlükte olan 5659 sayılı Atatürk Orman Çiftliği Müdürlüğü Kuruluş Kanunu'nun 1. maddesinde; Tarım Bakanlığına bağlı ve tüzel kişiliği haiz olmak üzere Ankara'da Atatürk Orman Çiftliği Müdürlüğünün kurulduğu, 9. maddesinde; müdürlüğün bütün mallarının Devlet malı hükmünde olduğu, bu mallar aleyhine suç işleyenlerin Devlet malları aleyhine suç işleyenler gibi ceza göreceği, müdürlüğe ait gayrimenkullerin, müdürlük adına tapuya tescil edileceği, 14. maddesinde; bu Kanun hükümleri gereğince yapılacak devirlerde gayrimenkullerin intikal, ifraz, ferağ ve senetsiz tescil işlemleri ile devrin gerekli kıldığı diğer işlemler ve belgelerin her türlü vergi, resim ve harçlardan ve müdürlüğün çiftlik hudutları dahilinde sahip olduğu gayrimenkullerin, bina ve arazi vergilerinden müstesna olduğu düzenlenmiş, Kanun'un 1. maddesi 09/07/2018 tarih ve 30473 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 703 sayılı Mükerer Kanun Hükmünde Kararname ile kaldırılmış ve 9. ve 14. maddesi olduğu gibi muhafaza edilmiş, 15/07/2018 tarih ve 30379 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin 69. maddesi ile davacı kuruma tekrar tüzel kişilik tanınmıştır.
1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu'nun "Mükellef" başlıklı 3. ve 13. maddelerinde; bina ve arazi vergisinin, taşınmazın maliki, varsa intifa hakkı sahibi, her ikisi de yoksa taşınmaza malik gibi tasarruf edenler tarafından ödeneceği, "Daimi Muaflıklar" başlıklı 4/a ve 14/a maddelerinde özel bütçeli idarelere (mazbut vakıflar dahil), il özel idarelerine, belediyelere, köy tüzel kişiliğine, kanunla kurulan üniversitelere ve Devlete ait binaların, bina ve arazi vergisinden daimi olarak muaf olduğu, "Mükellefiyetin Başlaması ve Bitmesi" başlıklı 9. ve 19. maddelerinde; emlak vergisi mükellefiyetinin; 33 üncü maddenin (1) ilâ (7) numaralı fıkralarında yazılı vergi değerini tadil eden sebeplerin doğması halinde bu değişikliklerin vuku bulduğu tarihi, aynı maddenin (8) numaralı fıkrasında yazılı halde ise bu duruma bağlı olarak takdir işleminin yapıldığı tarihi, dört yılda bir yapılan takdir işlemlerinde takdir işleminin yapıldığı tarihi, muafiyetin sükut ettiği tarihi takip eden bütçe yılından itibaren başlayacağı kuralına yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda belirtilen mevzuat ile dosyadaki belgelerin değerlendirilmesinden; davacı kurumun da aralarında bulunduğu eski katma bütçeli idarelere ait kuruluş kanunlarında "devlet malı hükmündedir" ifadesine bu malların korunması amacıyla yer verildiği, vergi hukukunda, konuya değil kişi ve kurumlara uygulanan muafiyetin, emlak vergisi bakımından verginin konusu olabilecek taşınmaza değil, taşınmazın malikine tanındığı, dolayısıyla verginin ödenmesinden sadece genel ve özel bütçe kapsamındaki idarelerin, belediyelerin, köy tüzel kişiliğinin, kanunla kurulan ünversitelerin muaf tutulacağı, Yasa'da sözü geçen "devlete ait bina ve araziler" ibaresinin devletin mülkiyetinde bulunan taşınmazları ifade ettiği ve bu taşınmazların tapuda Hazine adına tescil edildiği, davacı kurumun ise, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nun 2 sayılı cetvelinde yer alan genel veya özel bütçeli idarelerden olmaması nedeniyle emlak vergisinden muaf tutulamayacağı, davacı kurumun kendi Kuruluş Kanunu'nun 14. maddesinde sahip olduğu hangi gayrimenkullerin emlak vergisinden muaf tutulduğuna dair açık ve özel bir düzenlemeye yer verildiği, buna göre müdürlüğün çiftlik hudutları dahilinde sahip olduğu gayrimenkullerin bina ve arazi vergilerinden müstesna tutulduğu, zaman içerisinde Kanun'da yapılan değişikliklerde bu düzenlemenin olduğu gibi muhafaza edildiği ve dava konusu emlak vergisinin, davacı kurumun çiftlik hudutları dışındaki gayrimenkullerine ilişkin olduğu hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, çiftlik hudutları dışındaki tapuda adına kayıtlı gayrimenkuller nedeniyle davacı adına emlak vergisine ilişkin olarak tesis edilen mükellefiyet işlemi ile dava konusu düzeltme-şikayet başvurusunun zımnen reddine dair işleminde hukuka aykırılık bulunmadığından davanın reddi yolundaki vergi mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunu kabul edip Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar veren bölge idare mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunu kabul edip Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar veren … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 16/03/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi