Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2019/3566 Esas 2019/9804 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/3566
Karar No: 2019/9804
Karar Tarihi: 11.10.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2019/3566 Esas 2019/9804 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2019/3566 E.  ,  2019/9804 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    K A R A R
    Davacı, davalı ile yapılan 21.11.2005 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesi uyarınca ... Merkez Toplu Konut Projesi kapsamında konut satın aldığını, sözleşme tarihinden itibaren 14 ay sonra konutların teslim edilmesi gerekirken 18 ay 8 gün gecikme ile 29.07.2008 tarihinde konutun teslim edildiğini, aylık 800,00 TL"den toplam 14.400,00 TL zararı olduğunu ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 2.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile 8.094,63 TL alacağın, 2.000,00 TL"nin dava tarihinden, bakiye kalan kısmın ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Mahkemece, davanın usulden reddine dair verilen kararın 22.10.2015 tarihli kararın davacı tarafından temyizi üzerine Dairemizin 3.10.2017 tarih 2016/227 E.-2017/8921 K. sayılı ilamı ile hükmün davacı yararına bozulmasına karar verilmiş, mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sırasında davacı taraf 13.3.2019 havale tarihli ıslah dilekçesi ile birlikte, talep sonucunu 8.094,63 TL’ye yükselttiklerini ifade etmiş, mahkemece ıslah edilen talep esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki, 04.02.1948 tarih, 10/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince bozmadan sonra ıslah yapılması mümkün değildir. Bu nedenle mahkemece, davacının ıslahtan önceki talebi dikkate alınarak sonucuna uygun bir hüküm kurulması gerekirken, değinilen bu husus gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 11/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.