
Esas No: 2021/21049
Karar No: 2022/5628
Karar Tarihi: 22.03.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/21049 Esas 2022/5628 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanık hakkında verilen hükmü incelendiği ve karışıklığa neden olunduğu gerekçesiyle bozdu. Ayrıca, sanığın eylemlerinin zincirleme suç kapsamında kabul edilip edilmeyeceği ve kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığına ilişkin değerlendirme yapılması gerektiği belirtildi. Kararda, 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasalar ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddeleri ile sanığın eylemlerine ilişkin düzenlemelere yer verildi. Ayrıca, kaçak sigaraların müsadere yerine zoralım ve tasfiyesine karar verilmesine ise itiraz edildiği belirtildi.
Kanun maddeleri:
- 5607 sayılı Kanunun 3/18, 3/5, 3/10, 3/22, 5/2 ve 13/1 maddeleri
- 6455 sayılı Yasa
- 6545 sayılı Yasa
- 7242 sayılı Yasa
- 5320 sayılı Yasanın 8/1 maddesi
- 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Sanık ... hakkında beraat, sanık ... hakkında hükümlülük, müsadere, tasfiye
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I) Katılan ... İdaresi vekilinin sanık ... hakkındaki beraat hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
10.03.2015 tarihli celsede hüküm kurulurken sanık ... hakkında sehven hüküm kurulmadığı, mahkemece dosyadan el çekildikten sonra, 11.03.2015 tarihinde ise resen celse açılarak hüküm kurulması ve gerekçeli kararda her iki sanık hakkında hüküm kurularak hükümde karışıklığa neden olunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1 maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321 maddesi uyarınca BOZULMASINA,
II) Katılan ... İdaresi vekilinin ve sanık ...'ın sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
1. Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanık ...’ın eylemlerinin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihlerinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu gözetildiğinde;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek,
Suç tarihlerinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2. Ana dosya olan ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2014/854 Esas sayılı dosyasında suç tarihinin 21.04.2014, iddianame düzenleme tarihinin 30.05.2014 olduğu,
Birleşen dosya olan ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2014/972 Esas sayılı dosyasında suç tarihinin 01.06.2014, iddianame düzenlenme tarihinin 26.06.2014 olduğu ve yine birleşen dosya olan ... Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2014/1274 Esas sayılı dosyasında suç tarihinin 21.06.2014, iddianame düzenlenme tarihinin ise 05.09.2014 olduğu anlaşılmakla,
Birleşen dosyalardaki eylemlerin, ana dosyadaki 30.05.2014 tarihli iddianame tarihinden sonra olması nedeniyle hukuki kesinti oluştuğundan yeni bir kasıtla işlendiği kabul edilerek sanık hakkında ana dosyadaki 21.04.2014 tarihli eylemi nedeniyle ayrı mahkumiyet kararı verilmesi gerektiği gözetilmeksizin mahkemece dosya kapsamında üç eyleminin zincirleme suç kapsamında kabul edilerek hüküm tesisi,
3. Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 08.04.2014 tarih ve 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar sayılı ve 16.05.2017 tarih ve 2015/398 Esas, 2017/272 Karar sayılı kararlarında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip, sanığın eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK'nun 43.maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;
Sanık ... hakkında işbu dosya kapsamında birleşen dosyalarda suç tarihlerinin 01.06.2014, 21.06.2014 ve iddianame düzenlenme tarihlerinin sırasıyla 26.06.2014, 05.09.2014 olduğu,
Sanığın Dairemizin 2021/10338 Esas sayısında kayıtlı 01.03.2022 tarihinde incelenerek bozulmasına karar verilen dosyasında suç tarihinin 05.06.2014, iddianame düzenlenme tarihinin 09.09.2014 olduğu,
Bu dosyadaki eylemlerinin benzer suç vasfına yönelik olduğu gözetilerek suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre adı geçen sanığın eylemlerinin TCK'nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi bakımından dosyaların incelenmesi, gerektiğinde birleştirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
4. Dava konusu kaçak sigaraların 5607 sayılı Yasanın 13/1.maddesi yollamasıyla TCK’nun 54/4.maddesi uyarınca müsaderesi yerine yazılı şekilde zoralım ve tasfiye kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan ... İdaresi vekilinin ve sanık ...’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.