19. Hukuk Dairesi 2016/10609 E. , 2017/233 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit-alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine ve karşı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davacı-karşı davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı-karşı davalı vek. Av.... ile davalı-karşı davacı vek. Av. ..."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı-karşı davalı vekili, taraflar arasında imzalanan 25.02.2013 tarihli sözleşmede satılmayan ve bozuk olan ürünlerin davalı tarafından değiştirileceğinin kararlaştırıldığını, buna istinaden müvekkilinin iade faturası ile malların iade alınmasını ve çeklerin iade edilmesini talep ettiğini, ancak davalının malları iade almadığını ve çekleri iade etmediğini, ..."in davalı şirketin yetkilisi gibi hareket ettiğini, sözleşmede imzası bulunan ..."ın davalı adına tahsilat makbuzlarını imzaladığını ve çekleri teslim aldığını ileri sürerek müvekkilinin çekler nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş, karşı davanın reddini istemiştir.
Davalı-karşı davacı vekili, Bayilik Sözleşmesinde imzası bulunan ..."in müvekkili şirketi temsil ve ilzama yetkili kişi olmadığını, satılan ürünlerin bozuk ve ayıplı olmadığını savunarak davanın reddini istemiş, müvekkilinin davacı-karşı davalıdan 21.251,00 TL alacağı olduğunu ileri sürerek alacağının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, taraflar arasındaki sözleşmeye davalı şirket adına imza atanın davalı şirketi temsile yetkili olmadığı, davacı-karşı davalının sözleşme gereğince alınan malı hemen muayene edip ayıbı makul sürede davalı-karşı davacıya bildirmediği, davalı-karşı davacı şirket temsilcisinin yemininin alındığı, davacı-karşı davalının davalı-karşı davacı şirkete 21.251,00 TL borcu bulunduğu, davaya konu çekler yönünden verilen tedbir kararının uygulandığı ve tazminat şartlarının oluştuğu gerekçesiyle asıl davanın reddine, 70.000,00 TL alacak üzerinden hesaplanacak %20 tazminatın davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine ve karşı davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı-karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacı şirketi temsilen hareket ettiğini bildiren ... ve ... arasında 25.02.2013 tarihli Bayilik Sözleşmesi imzalanmıştır. Davacı-karşı davalı alıcı ... bu sözleşme uyarınca tarihi geçmiş mallarla ilgili iade faturası kestiğini, bunların kabul edilmediğini belirterek menfi tespit ve tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı-karşı davacı satıcı şirket, sözleşmenin temsile yetkili şahıs tarafından imzalanmadığını, mal iadesini kabul etmediklerini savunarak mal bedelinin tahsili için karşı dava açmıştır. Dosyaya sunulan bu sözleşmeden sonra taraflar arasında zetyin satışının olduğu, bu dava konusu iade faturasından başka faturaların da satıcı şirket defterlerinde kayıtlı olduğu ayrıca satış bedellerine karşılık firma yetkilisi ... tarafından alınan çeklerin satıcı firma tarafından kabul edilip işleme konulduğu, bu sözleşmenin satış ilişkisinde fiilen uygulandığı anlaşılmaktadır. Somut olayda her ne kadar ... ve ..."ın şirketi temsile yetkili olmadıkları belirlenmiş ise de bu kişilerin ticari mümessil olarak kabul edilip imzaları bulunan 25.02.2013 tarihli Bayilik Sözleşmesinin tarafları bağlayacağının da mahkemece kabulü gerekir.
Yukarıda açıklanan hususlar dikkate alınarak sözleşmenin tarafları bağlayıcı olduğu kabul edilip sözleşme şartlarının uygulanması suretiyle tarafların delilleri toplanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı-karşı davalı yararına takdir edilen 1.480,00 TL vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 18/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.