Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/213
Karar No: 2021/10617
Karar Tarihi: 25.10.2021

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/213 Esas 2021/10617 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, sanığın uyuşturucu madde bulundurma suçundan hüküm giydiğini ve tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması sebebiyle mahkumiyetinin açıklandığını belirtmektedir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun uygulanma koşullarının oluşmadığına dair mahkeme kararını Bozma Nedeni yapılmamıştır. Sanık hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulandığından dolayı, TCK'nın 191. maddesi ve 5320 sayılı Kanun'un geçici 7. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiştir. Ancak, sanığın denetim süresi içinde kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmadığı gerekçesiyle hükmün açıklanması kararlaştırılmıştır. Bu sebeple, hükmün açıklanması gerektiğinde yargılama sürecinde belirtilmediği için, sanık lehine olan hükümler dikkate alınarak yeniden değerlendirme yapılması gerekmektedir.
Kanun Maddeleri:
- 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesi
- 5320 sayılı Kanun'un geçici 7. maddesi 2. fıkrası
- TCK'nın 191. maddesi 4. fıkrası
- 5271 sayılı CMK'nın 251. maddesi
- CMK'nın 53. maddesi (7242 sayılı Kanunla yapılan de
10. Ceza Dairesi         2021/213 E.  ,  2021/10617 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : ... 19. Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine
    mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 28.01.2016 tarihli 2015/4580 esas ve 2016/735 karar sayılı bozma ilamı üzerine yapılan yargılama sonrası kurulan hükmün incelenmesinde:
    Sanık hakkında, bu eylemi nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulandığı, dolayısı ile hükümden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" kurumunun uygulanma koşulları bulunmadığı halde ... 19. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 12/04/2016 tarihli- 2016/215 esas ve 2016/351 sayılı kararı anılan hüküm uyarınca "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" karar verilmesi karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    1-Sanık hakkında ... 19. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 12/04/2016 tarihli- 2016/215 esas ve 2016/351 sayılı kararı ile 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değişik TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Kanun"un geçici 7. maddesinin 2. fıkrası uyarınca, TCK"nın 191.maddesi hükümleri çerçevesinde “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” karar verildiği için, bu durumda, uyuşturucu madde kullanma suçları için özel bir düzenleme olması nedeniyle, aynı Kanunun 191.maddesinin 4.fıkrasında belirtildiği üzere;
    Sanığın erteleme süresi zarfında;
    a) Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi,
    b) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması,
    c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması,
    Hâllerinde hakkındaki hükmün açıklanabileceği gözetilmeden, denetim süresi içerisinde işlediği "Yaralama" suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün kesinleştiği gerekçesiyle, şartları oluşmadan hükmün açıklanması,
    2-28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla TCK"nın 191. maddesinde yapılan değişiklik nedeniyle, TCK"nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinde yer alan, "kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi hâlinde, hakkında kamu davası açılır." hükmü gözetildiğinde dosya kapsamına göre; sanığa ... Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğünün 04.06.2009 tarihli davetnamesi ile 10 gün içerisinde adı geçen müdürlüğe gelmesi konusunda ihtarda bulunulduğu; bu davetten sonra sanığın denetime başladığı, sanığın 02.10.2009 tarihli görüşmeye katılmaması üzerine, sanığa ... Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğü tarafından 12.10.2009 tarihli uyarının tebliğ edilerek ihtarda bulunulduğu; sanığın uyarıdan sonra altı görüşmeye katıldığı ancak 06.07.2010 tarihli hastane randevusuna gelmemesi üzerine, sanığa yeni bir süre verilerek başvuru yapması konusunda ihtaratta bulunulmadan dosyasının kapatıldığının anlaşılması karşısında; ilk uyarıdan sonra da denetimli serbestlik tedbiri kapsamında yükümlülüklerini yerine getirmeye çalışan sanığın, "06.07.2010 tarihli hastane randevusuna gelmemesinin’’ kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etme olarak kabul edilemeyeceği gözetilmeden mahkûmiyetine karar verilmesi,
    3-Suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan TCK 191. maddesinde sanığa isnat edilen suç için temel ceza miktarının "bir yıldan iki yıla kadar hapis cezası" olarak belirlendiği; hükümden sonra yürürlüğe giren 5271 sayılı CMK"nın 17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan "Basit Yargılama Usulü" başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan "Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir." şeklindeki düzenlemeye, 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan "01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz." şeklindeki düzenleme ile sınırlama getirilmiş ise de; Anayasa Mahkemesinin 19/08/2020 tarihli 31218 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan, 25/06/2020 tarihli ve 2020/16 esas, 2020/33 karar sayılı iptal kararı ile, "...kovuşturma evresine geçilmiş..." ibaresinin, aynı bentte yer alan "... basit yargılama usulü..." yönünden Anayasa"ya aykırı bulunarak iptaline karar verilmesi sebebiyle kovuşturma evresine geçilmiş olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan düzenlemenin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümesi mümkün olmayıp, Ceza Muhakemesi Kanununda yapılan değişiklerin ise derhal uygulanması gerekmekle birlikte, basit yargılama usulü uygulanan olaylarda CMK"nın 251. maddesinin 3. fıkrasına göre; " mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir." şeklindeki düzenleme karşısında, Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararının neticeleri itibarıyla maddi ceza hukukuna ilişkin olduğunun ve CMK"nın 251. maddesinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemenin sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikte olduğunun anlaşılması karşısında, TCK"nın 7. maddesi ile CMK"nın 251. maddesi hükümleri gözetilmek suretiyle sanık lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi ve gereği için dosyanın, "Basit Yargılama Usulü" yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    4-Hükümden sonra TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak 7242 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 25.10.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi