7. Ceza Dairesi Esas No: 2019/3199 Karar No: 2021/5895 Karar Tarihi: 17.05.2021
4733 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2019/3199 Esas 2021/5895 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın 4733 sayılı Kanuna muhalefet suçundan hüküm giymesi üzerine yapılan temyiz başvurusunu değerlendirmiştir. Sanık eyleminin 4733 sayılı yasanın kapsamında olduğu ancak daha sonrasında çıkarılan yasalarla düzenlemelerin değiştiği belirtilmiştir. Bu yeni düzenlemeler sanık lehine olduğundan, sanığın hukuki durumunun yeni yasaların da etkisiyle belirlenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Hükümde, yerel mahkemenin bu yeni düzenlemeleri dikkate alarak yeniden uygulama yapması gerektiği belirtilmiştir. Kararda 4733, 5607, 6455, 6545, 7242 sayılı yasalar ve TCK'nun 7. maddesi detaylı olarak açıklanmıştır.
7. Ceza Dairesi 2019/3199 E. , 2021/5895 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 4733 sayılı Kanuna muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; ... 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 12/09/2013 tarihli ve 2012/964 Esas, 2013/599 Karar sayılı hükmünün Dairemizce 05/09/2018 tarihli kararı ile bozulduğu, bozma kararı üzerine yerel mahkemece verilen 23/01/2019 tarihli ve 2018/908 Esas, 2019/39 Karar sayılı hükmün direnme niteliğinde olmayıp eylemli uyma niteliğinde olduğu kabul edilmiş olup, katılan ... vekilinin temyiz talebinin vekalet ücretine hasren olduğu gözetilerek yapılan incelemede; Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 4733 sayılı Yasanın 8/4. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile 4733 sayılı Yasanın 8/4. maddesinin yürürlükten kaldırılarak atılı suça ilişkin düzenlemenin 5607 Sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamı içine alındığı ve halen yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değişik 3/18. maddesi ile de aynı düzenlemenin korunduğu cihetle, Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, Suç tarihinde yürürlükte olan 4733 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu, Kabule göre ise; Açılan davanın niteliğine göre, suçtan zarar gören ve davaya katılma hakkı olan ... vekili lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17/05/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.