13. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/9438 Karar No: 2013/24163 Karar Tarihi: 19.12.2013
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/9438 Esas 2013/24163 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2013/9438 E. , 2013/24163 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı ile düğün merasimi ile evlendiğini, ancak davalının yurdışında olduğundan resmi nikahın yapılmasını beklemeye aldıklarını, bu aşamada davalının başkasi ile nişanlandığını duyduğunu ileri sürerek, ziynet eşyalarının aynen ya da bedelinin tahsili ile 40.000 TL. Manevi tazminatın ödetilmesini istemiştir. Davalı, davacının kendisinin resmi nikaha yanaşmadığını savunara davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, hükümde gösterilen ziynet eşyalarının aynen ,olmadığı taktirde bedeli 43.114 TL. İle 20.000 TL. Manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, davalının resmi nikah yapmayarak kendisini manen yıprattığını ileri sürerek manevi tazminatın ödetilmesini istemiştir. Borçlar kanunun haksız eylem faslında düzenlenen 49 maddesi, aynı kanunun 98/2 maddesi yollaması ile sözleşmeye aykırı davranışlarda da uygulanmaktadır. Ne var ki anılan madde hükmüne göre manevi tazminat isteğinin kabul edilebilmesi için, diğer koşulların yanında kişilik haklarına hukuka aykırı, haksız bir saldırının varlığı da şarttır. Davacı, davalının resmi nikaha yanaşmadığını bu nedenle manen yıprandığını ileri sürmüş, mahkemece de davalının bu haksız davranışının davacıyı manen zor durumda bıraktığı gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmişse de ,ulunduğunun kabulüne olanak yoktur. Öyle ise bu davada manevi tazminatın koşullarının varlığından söz edilemez. Buna rağmen mahkemece, manevi tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: 1.bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle kararı temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.