Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/8708 Esas 2022/1724 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava konusu; ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, ... Altı Mevkii 133 ada 1 parsel 15500,99 m² tarla ve bahçe vasfındaki taşınmaz 06.12.2017 tarihinde itirazlı yerlerin tescili yoluyla tam hisse ile ... adına kayıtlıdır. (Şerhler Bölümünde: 6831 sk 2/b maddesi gereği Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılan yerlerden olduğu 30.12.2009, 1965 yılından beri de ... oğlu ... Kuru kullanımında olduğu belirtilmiştir.) 133 ada 2 parsel; 5195,37 m² tarla vasfındaki taşınmaz 06.12.2017 tarihinde itirazlı yerlerin tescili yoluyla tam hisse ile ... adına kayıtlıdır. (Şerhler Bölümünde: 6831 sk 2/ b maddesi gereği Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılan yerlerden olduğu 30.12.2009, 1937 yılından beri de ... kızı ... kullanımında olduğu belirtilmiştir.)
Davacı Vekili ; ... İlçesi, ... Köyünde 3402 sayılı Kanun'un 22/2-a maddesi gereği yenileme çalışmalarının yapıldığını, 27.08.2011 tarihinden itibaren 30 günlük askıya çıkarıldığını, davacı idarece yapılan incelemede dava konusu ... Köyü ... Altı Mevkii 133 ada 1 ve 2 parsellerin tarla-bahçe vasfıyla davalı ... adına tespitinin yapıldığını, bu parsellerin orman kadastro sınırları içindeyken ... nolu Orman Tahdit Komisyonu tarafından 6831 sayılı Kanun'un 1744 sayılı Kanun'la değişik 2. maddeye göre XVI nolu 2. madde parseli olarak orman sınırları dışına çıkarıldığını, bu çalışmaya davacı tarafından yapılan itiraz sonucu ... İdare Mahkemesi’nin 1982/279 Esas ve 1984/67 Karar sayılı ilamı ile işlemin iptal edildiğini, Danıştay 8. Daire Başkanlığı’nın 22.05.1985 tarihli 1984/598 Esas ve 1985/505 Karar sayılı ilam ile onanarak kesinleştiğini, açıklanan mahkeme kararı dikkate alındığında dava konusu taşınmazların tarla-bahçe vasfıyla davalı adına tespit edilmesinin hatalı olduğunu, bu konuda uyulması gereken bir kesin hüküm olduğundan taşınmazların bir bütün olarak orman vasfıyla 532 ada 1 nolu orman parseli ile birleştirilmesini bu şekilde Hazine adına tescilini talep etmiştir.
Dava ilk olarak ... Kadastro Mahkemesi 2011/50 Esas sayılı dosya ile açılmış olup Mahkemece; dava konusu ... İli ... İlçesi ... Köyü 133 ada 1 ve 2 numaralı parsellerin ilk tesis kadastro kesinleşme tarihi 28.06.1990 yılı olduğu ve kadastronun bu şekilde kesinleştiği anlaşılmakla davacının açmış olduğu davanın mülkiyete ilişkin olduğu anlaşılmakla bu tür davaların Kadastro Mahkemesinde görülmesi mümkün olmadığından Mahkemenin görevsizliği nedeniyle görev yönünden reddine kararı verilmiştir. ... .... Hukuk Dairesinin 18.11.2014 tarihli 2014/6355 Esas ve 2014/9583 Karar sayılı ilamı ile “...mahkemece, çekişmeli parselin yenilemeden önceki tutanak ve haritaları ile yenilemeden sonraki çapı haritası ve tutanağı getirtilerek, harita ve jeodezi uzmanı bilirkişi yardımıyla keşif ve inceleme yapılarak, yapılan çalışmanın 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesiyle 29.11.2006 tarihli ve 26361 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Kadastro Haritalarının Yeniden Düzenlenmesi ve Tapu Sicilinde Düzeltmelerin Yapılmasında Uyulacak Usûl ve Esaslara İlişkin Yönetmeliğe göre yapılacak çalışmalara ilişkin yönetmelik hükümlerine uygun çalışma yapılıp yapılmadığı saptanmalı, bu konuda bilirkişiden bilimsel verileri içeren rapor alınmalı, şayet yapılan çalışmaların kanun ve yönetmelik hükümlerine aykırı olduğu belirlenirse, bu aykırılıkları giderecek hüküm kurulmalı; şayet, çalışmanın yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun yapıldığı saptanırsa, Orman Yönetiminin bu yöne temas eden davasının reddine karar verilmeli, dava dilekçesinde aynı zamanda taşınmazın bir bölümünün kesinlemiş orman kadastrosu sınırları içinde kalan devlet ormanı olduğu iddia edildiğinden, bu davada kadastro mahkemesinin görevli olmadığı gözetilerek, tasarrufa ilişkin bu dava yönünden görevsizliğe karar verilmesi...” gerektiğne değinilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.
Bozma üzerine dosya ... Kadastro Mahkemesnin 2015/1 Esasını almış olup Mahkemece; dava konusu ... İli ... İlçesi ... Köyü (Mah) 133 ada 1 ve 2 parsel numaralı taşınmazların 3402 sayılı Kadastro Kanunu 22/2-A maddesine göre düzenlenmiş olan tutanakların yasa ve yönetmeliklere uygun olarak düzenlenmiş olup teknik hata bulunmadığından davacının davasının bu yönüyle reddine, davacının dava konusu ... İli ... İlçesi ... Köyü (Mah) 133 ada 1 ve 2 numaralı taşınmazların orman vasfı ile ... adına tapuya kayıt ve tesciline ilişkin davasının mülkiyete ve tasarrufa ilişkin olduğundan ve bu tür davaların Kadastro Mahkemesinde görülmesi mümkün olmadığından Mahkemenin görevsizliği nedeniyle görev yönünden reddine karar verilmiştir. Kararın temyiz edilmesi üzerine ... .... Hukuk Dairesinin 24.02.2017 tarihli 2015/12240 Esas ve 2017/1509 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmiş, karar düzeltmeye gidilmeyerek 17.04.2017 tarihinde kesinleşmiştir.
Dosyanın görevli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesi üzerine şimdiki esasını almış olup Mahkemece; davanın kabulü ile; ... İli ... İlçesi ... altı Mevkii 133 ada 1 parsel ile ... İli ... İlçesi ... altı Mevkii 133 ada 2 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydının iptali ile davacıya ait 532 ada 1 parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle orman vasfında T.C. ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Hüküm, davalı Hazine vekili, tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilamında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul, kanun ve bozma gereklerine uygun bulunan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince ... Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 01.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.