12. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/4919 Karar No: 2019/666 Karar Tarihi: 22.01.2019
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2018/4919 Esas 2019/666 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, alacaklı tarafından borçlu hakkında başlatılan ilamlı icra takibinde, borçlunun aynı tazminat alacağına ilişkin olarak asliye hukuk mahkemesince verilen bozma öncesi kararın ve bozma sonrası verilen kararın takibe konulmak suretiyle aleyhine mükerrer takip başlatıldığını ileri sürerek takibin iptali talebi ile icra mahkemesine başvurduğunun anlaşıldığı belirtilmiştir. Mahkeme, tarafları aynı olan ve aynı ilamdan kaynaklanan alacakların, aynı takip dosyası üzerinden harcı yatırılarak tahsili mümkün iken, ayrı takip başlatılmasının usul ekonomisi ilkesine aykırılık teşkil ettiği ve benimsenen uygulama süreklilik kazandığı belirtilmiştir. Mahkeme, takip dosyalarındaki alacak kalemleri karşılaştırılmadan ve takip dosyalarının infaz olup olmadıkları araştırılmadan yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir diyerek, ilk takip dosyasının infaz edilip edilmediği ve ikinci takibin bakiye alacak kalemleri için yapılıp yapılmadığı hususlarının tespit edilerek karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir. HMK'nun 30. maddesi gereği, hakimlerin yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini, gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlü olduklarına dair hüküm yer almaktadır. Yuk
12. Hukuk Dairesi 2018/4919 E. , 2019/666 K.
"İçtihat Metni"
.........
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında başlatılan ilamlı icra takibinde, boçlunun, aynı tazminat alacağına ilişkin olarak asliye hukuk mahkemesince verilen bozma öncesi kararın............. sayılı dosyasında, bozma sonrası verilen kararın da....... sayılı dosyasında takibe konulmak suretiyle aleyhine mükerrer takip başlatıldığını ileri sürerek takibin iptali talebi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; "dayanak ilamın bozulmasından sonra verilen kararının yeni bir dosyada takibe konu edilmesinin yasaya aykırı olmadığı" gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK"nun 30. maddesinde; “Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür.” hükmü yer almaktadır. Öte yandan; tarafları aynı olan ve aynı ilamdan kaynaklanan alacakların, aynı takip dosyası üzerinden harcı yatırılarak tahsili mümkün iken, makul ve kabul edilebilir bir gerekçe olmaksızın ayrı takip başlatılması, yukarıda yasa ile düzenleme altına alınan usul ekonomisi ilkesine aykırılık teşkil etmesi sebebiyle, ayrı takip yapılmaması gerektiği benimsenmiş ve bu yöndeki uygulama süreklilik kazanmıştır. Somut olayda, takibe dayanak ........ Karar sayılı ilamının Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 10/06/2014 tarih, 2013/8719 E.-2014/9349 Karar sayılı kararı ile bozulduğu, bozma sonrası aynı mahkemece yapılan yargılama sonucunda 30/12/2015 tarih, 2014/236 E.-2015/335 K. sayılı kararın verildiği, alacaklı tarafından bozma öncesi verilen karara dayalı olarak .........Esas sayılı takip dosyası ile, bozma sonrası verilen karara dayalı olarak şikayete konu........ takip dosyası ile borçlu aleyhine takibe başlanıldığı görülmüş olup, mahkemece, bilirkişi incelemesi ile anılan takip dosyalarındaki alacak kalemleri karşılaştırılarak incelenmediği gibi, takip dosyalarının infaz olup olmadıklarının da araştırılmadığı anlaşılmıştır. O halde, mahkemece; mükerrer olduğu iddia edilen her iki takip dosyası getirtilerek, gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle ilk takip dosyasının infaz edilip edilmediği, ikinci takibin bakiye alacak kalemleri için yapılıp yapılmadığı hususları tespit edilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/01/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.