Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5838
Karar No: 2020/3483
Karar Tarihi: 16.06.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/5838 Esas 2020/3483 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/5838 E.  ,  2020/3483 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi ..."un davalılardan ..."ın sürücüsü ve ..."ın maliki olduğu aracın arkadan çarpması sonucu vefat ettiğini, davalı sürücünün olayda %100 kusurlu, müvekkillerinin murisinin ise kusursuz olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacıların her biri için 1.000,00"er TL"den olmak üzere toplam 6.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve uğradıkları manevi zararlar nedeniyle müteveffanın eşi ... için 10.000,00 TL, çocukları ..., ..., ..., ... ve ..."un her biri için 10.000,00"er TL, kardeşi ... için 5.000,00 TL olmak üzere 65.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline, davalı şirket yönünden olay tarihinden itibaren ticari faiz, diğer davalılar yönünden olay tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ...; ceza dosyasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, kazada kusursuz olduğunu, istenen tazminat miktarının yüksek bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... AŞ vekili; husumet yönünden davaya itiraz ettiklerini, davacı tarafın taleplerinin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun bulunduğunu, faiz talebinin de yerinde olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ...; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, Dairemizin ilgili bozma ilamına uyulmasına karar verilerek toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacıların maddi tazminat ile ilgili talepleri hakkında mahkememizce önceki verilen hüküm bölümü kesinleştiğinden bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına, davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabul kısmen reddine, davacılardan ... için 8.000,00TL manevi tazminatın, ... için 7.000,00TL manevi tazminatın, ... için 7.000,00TL manevi tazminatın, ... için 7.000,00TL manevi tazminatın, ... için 7.000,00TL manevi tazminatın, ... için 7.000,00TL manevi tazminatın, ... için 3.500,00TL manevi tazminatın, olay tarihi 11/10/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan ... ve ..."tan müştereken müteselsilen tahsiline, Fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Davalı vekilinin dairemiz bozma kararı öncesi mahkemenin 2009/421E-2014/337K sayılı dosyasından verilen gerekçeli kararın kendilerine tebliğ edilmediğine ilişkin temyiz sebebleri bakımından, dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, gerekçeli kararın vekile usulüne uygun olarak 25.07.2014 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen işbu temyiz itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma,cenaze defin gideri ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
    6100 sayılı yeni HMK’nun geçici 3.maddesi 2.Fıkrası gereğince Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce aleyhine temyiz yoluna başvurulmuş olan
    kararlar hakkında kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacaktır.
    Bu durumda, HUMK"nun 429/2 fıkrası uygulanarak, Yargıtay"ın bozma kararından sonra mahkemenin tarafları duruşmaya davet edip dinledikten sonra bozma kararına uyulup uyulmayacağına karar vermesi gerekmektedir.
    Hukuk Muhakemeleri Kanunu ilk derece yargılamasını aşamalara ayırmıştır.Bunlar; 1) Davanın açılması ve dilekçeler aşaması, (madde 118,126-136) 2) Ön inceleme, (madde 137-142) 3) Tahkikat, (madde 143-293) 4) Sözlü Yargılama (madde 184-186) ve 5) Hüküm"dür (madde 294.). İlgili maddeler gereğince dilekçeler aşaması, ön inceleme aşaması ve tahkikat aşaması tamamlandıktan sonra mahkeme, sözlü yargılama ve hüküm için tayin olacak gün ve saatte mahkemede hazır bulunmalarını sağlamak amacıyla tarafları davet eder. Taraflara çıkartılacak olan davetiyede, belirlenen gün ve saatte mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde yokluklarında hüküm verileceği hususu bildirilir.
    Sözlü yargılamada mahkeme, taraflara son sözlerini sorar ve hükmünü verir.
    Somut olayda, Dairemiz bozma kararı ve duruşma günü davalı ... vekiline usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, bozma sonrası ilk duruşmaya Davalı ... vekili Av...."ın yetkilendirdiği Av ... katılmış, yetki belgesi sunmak üzere süre istemiş,mahkemece yetki belgesini sunmak üzere Av...."e 2 haftalık kesin süre verilmiş, aynı gün UYAP üzerinden yetki belgesi gönderilmiştir. 13.03.2018 tarihli bir sonraki celse davalı ... vekillerinden Av ... saat 9.45"de diğer Av ... ise saat 10.38"de UYAP sistemi üzerinden iki ayrı mazeret dilekçesi göndermişlerdir. 13.03.2018 tarihli celsenin duruşma saati bir önceki ara kararda 10.45 olarak belirlenmiştir. Mahkemece bu celsede gelen diğer taraf vekillerine Yargıtay bozma ilamına karşı diyecekleri sorulmuş beyanları alınmış, ancak davalı ... vekilinin mazereti hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden, sözlü yargılamaya geçileceği hususunda bir bildirim yapılmadan, yokluğunda yargılamaya son verilerek karar verilmiştir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan, davalı ... vekilinin mazeret dilekçesi hakkında olumlu yada olumsuz bir karar verilmeden 6100 sayılı HMK il
    öngörülen yargılama aşamalarına uyulmadan, usulüne uygun sözlü yargılama yapılmadan, bozmaya karşı diyecekleri sorulmadan davalı ... vekilinin savunma hakkını kısıtlayacak ve adil yargılanma hakkını etkileyecek şekilde yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3-Bozma neden ve şekline göre davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazının REDDİNE, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 3 numaralı bentte açıklanan nedenlerle sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine 16.06.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi