15. Ceza Dairesi 2017/12372 E. , 2020/672 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 5237 Sayılı Yasanın 158/1-f, 35, 204/1, 62, 52, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin (1), (2), ve (4) numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin verdiği 08.10.2015 tarihli ve E.2014/140, K.2015/85 sayılı kısmi iptal kararının, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girdiğinden koşulları oluşması halinde infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Sanığın suça konu.... Denizbank Şubesi’ne ait B ... seri numaralı 8.750 TL bedelli, 30/07/2010 keşide tarihli, çalıntı olduğu anlaşılan çeki ciroladıktan sonra müşteki İlker’e ticari ilişki sebebiyle verdiği, müşteki tarafından çekin bankaya ibrazında çalıntı olduğunun anlaşıldığı, bu suretle sanığın üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği somut olayda;
1-Resmi belgede sahtecilik suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmün temyiz incelenmesinde;
Sanık savunması, müşteki ve katılan beyanı, tanık anlatımı ve tüm dosya kapsamından sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
2-Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmün temyiz incelenmesinde;
Sanık tarafından suça konu 8.750 TL bedelli çekin ticari ilişki kapsamında müştekiye verildiğinin ve menfaat temin edildiğinin anlaşılması karşısında; sanık hakkında bu eyleme ilişkin olarak nitelikli dolandırıcılıktan tamamlanmış suç hükümleri uygulanması gerekirken, bu eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı düşünülerek, TCK’nın 35. madde hükmünün uygulanması suretiyle, eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Sanık savunması, müşteki ve katılan beyanı, tanık anlatımı ve tüm dosya kapsamından sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde, adli para cezası belirlenirken, tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması suretiyle tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında fazla adli para cezası tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçu açısından kurulan hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin kısımların tamamen çıkarılarak yerine ""sanığın 5237 sayılı TCK"nın 158/1-f-son maddesi gereğince 875 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun"un 35. maddesi uyarınca 1/4 oranında indirim yapılarak 656 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun"un 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak 546 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Yasa"nın 52/2. maddeleri gereğince verilen 546 gün adli para cezası karşılığı aynı Yasa"nın 52. maddesi gereğince günlüğü 20 TL"den olmak üzere sonuç olarak 10.920 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına," ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.