Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Zamanaşımı itirazına konu takibin dayanağı olan çek, 27/12/2008 tarihinde keşide edilmiş olup, 29/12/2008 tarihinde de muhatap bankaya ibraz edilmiştir.
Borçlu vekili tarafından zamanaşımı itirazında bulunulmuş ve mahkemece 27.12.2008 keşide tarihine (1) aylık ibraz süresinin eklenmesiyle bulanan 27.01.2009 tarihinden itibaren TTK.nun 726.maddesinde öngörülen 6 aylık zamanaşımı süresinin takip tarihi itibariyle geçmediği belirtilerek istemin reddine karar verilmiştir.
TTK.nun 708/1.maddesine göre itiraza konu çekin keşide yeri ile muhatap bankanın bulunduğu yerin Sivas olması nedeniyle 10 gün içerisinde muhatap bankaya ibrazı gerekmektedir. TTK.nun 726.maddesi hükmüne göre, "Hamilin keşideci ve diğer çek borçlarına karşı haiz olduğu müracaat hakları, ibraz müddetinin bitiminden itibaren 6 ay geçmekle zamanaşımına uğrar."
Somut olayda, takip dayanağı çekin üzerinde yazılı keşide tarihine 10 günlük ibraz süresinin ilavesinden sonra 6 aylık zamanaşımı müddetinin hesaplanması halinde, takibe başlanılan 13/07/2009 tarihi itibariyle zamanaşımının oluştuğu anlaşılmaktadır.
O halde, mahkemece borçlunun zamanaşımı itirazının kabulü gerekirken reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA),  30.09.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.