Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/11610 Esas 2011/14018 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/11610
Karar No: 2011/14018
Karar Tarihi: 28.12.2011

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/11610 Esas 2011/14018 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mersin 3. Asliye Hukuk Mahkemesi, 3621 Sayılı Yasadan kaynaklanan bir davada hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak daha sonra söz konusu Yasa eski Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilmiş ve hüküm yürürlükten kalkmıştır. Bu nedenle, dava tekrar incelenerek esas hakkında bir karar verilmesi gerekmektedir. Karar düzeltme isteği kabul edilerek düzeltme kararı bozulmuş ve yerel mahkeme kararı bozulmuştur.
Detaylı Kanun Maddeleri:
- 3621 Sayılı Yasal
- 5841 Sayılı Yasa
- Anayasa'nın 153. Maddesi
- İçtihadı Birleştirme Kararı (1/3 Sayılı)
- HUMK'nun 440. Maddesi
- HUMK'nun 428. Maddesi
- 6100 Sayılı Yasa (geçici 3/2 maddesi)

1. Hukuk Dairesi 2011/11610 E. , 2011/14018 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : MERSİN 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/12/2010
NUMARASI : 2010/184-2010/617

Taraflar arasındaki davadan dolayı Mersin 3. Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 23.12.2010 gün ve 2010/184 esas 2010/617 karar sayılı hükmün düzeltilerek onanmasına ilişkin olan 27.04.2011 gün ve 3960-4901 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, 3621 Sayılı Yasadan kaynaklanan tapu iptali ve terkin isteğine ilişkin olup, yerel mahkemece hak düşürücü süre nedeni ile davanın reddine dair kurulan hükmün temyizi üzerine Dairece, davalı yararına takdir edilen vekalet ücreti ile ilgili kısmın hükümden çıkartılmasına ve hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Gerçekten de, kararın verildiği tarih itibarı ile yürürlükte bulanan 5841 Sayılı Yasa hükümlerine göre davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi doğrudur. Ancak, anılan Yasa Anayasa Mahkemesinin 12.05.2011 tarih 2009/31 esas 2011/77 karar sayılı kararı ile iptal edilmiş ve karar 23.07.2011 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak iptal hükmü yürürlüğe girmiştir.
Öyle ise, kesin hüküm halini almamış ve kazanılmış hakkın istisnasını teşkil eden bu durum karşısında 5841 Sayılı Yasa hükümleri uyarınca düzelterek onama kararı verildiği tarih itibariyle doğru ise de, ayrıca Anayasanın 153.maddesine göre, iptal kararı geriye yürümezse de, 16.03.1969 gün ve 1/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçe bölümünde belirtildiği üzere iptal, kesin şekilde çözüme bağlanmış uyuşmazlıkları etkilemez ve henüz anlaşmazlık hali devam ediyorsa iptalin kapsamına girer. O halde, Dairenin davanın 5841 Sayılı Yasa hükümleri doğrultusunda hak düşürücü süre yönünden reddine ilişkin kararı düzelterek onama kararının Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonra yasal dayanağı ortadan kalkmıştır. Zira, kamu düzeninin söz konusu olduğu bütün haller istisnanın kapsamına girer.
Hal böyle olunca, mahkemenin topladığı ve toplayacağı delillere göre, davanın esası hakkında bir karar vermesi gerekir.
Bu durumda davacı Hazinenin karar düzeltme isteğinin HUMK"nun 440.maddesi hükmü uyarınca kabulü ile Dairenin 27.04.2011 tarih 3960/4901 sayılı düzelterek onama kararının ortadan kaldırılmasına yerel mahkemenin 23.12.2010 tarih, 184/617 sayılı kararının (6100 sayılı Yasanın geçici 3/2 maddesi yollamasıyla) 1086 sayılı HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.