Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/4333
Karar No: 2020/2928
Karar Tarihi: 27.02.2020

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2019/4333 Esas 2020/2928 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2019/4333 E.  ,  2020/2928 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ilk derece mahkemesi sıfatıyla Marmara Ereğlisi Asliye Hukuk Mahkemesince (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) 2018/119 esas 2019/54 karar sayılı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi"nin 2019/996-2019/1016 karar sayılı kararının süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    K A R A R
    Davacı, dava dışı kişiden, 29.05.2015 tarihinde, davalının müteahhitliğini yaptığı bir villa satın aldığını, dava konusu villayı satın aldığında taşınmazda herhangi bir ayıp bulunmadığını, ancak daha sonra villanın mutfak balkonu/teras ile oturma odasının tabanında çökmeler, bina ve odanın duvarlarında çatlamalar meydana geldiğini, mevcut durumun Marmara Ereğlisi Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/51 D. İş sayılı dosyası ile tespit edildiğini, zarara ve nedenlerine ilişkin durum tespitinden sonra binanın tümüyle yıkılıp yapılmasının maliyeti fazla olacağından, şimdilik zarar gören bölümlerde tamirat ve güçlendirme işlemi yapılarak binada oturmaya başlandığını, inşaatı yapan davalı kuruma müracaat ederek, gerçek zarar daha fazla olmasına rağmen 50.000,00 TL ödenerek anlaşmayla çözüm yolu denendiğini ancak bugüne kadar bir sonuç alınamadığını, bu nedenle kullanımı olanaklı ise binanın güçlendirilmesi ve onarılması masrafları ile geri kalan bölümdeki değer kaybından kaynaklanan toplam zarar ya da güçlendirerek ve onarılarak kullanım olanaklı değilse tüm binadan kaynaklanan zarara yönelik istemleri için 6100 SK" nin 107 maddesi uyarınca tahsil amaçlı belirsiz alacak davası olarak eldeki davayı açtığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, zamanaşımı itirazında bulunarak esastan da davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hükme karşı, davacı istinaf yoluna başvurmuşlardır.
    Bölge Adliye Mahkemesi"nce, istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, davacının, davalının müteahhitliğini yapmış olduğu ve 29.05.2019 tarihinde dava dışı kişiden satın almış olduğu taşınmazki ayıba ilişkin tazminat istemidir. Bölge Adliye Mahkemesince,"...Davacının istinaf taleplerinin incelenmesinde, davacı, davalı yüklenicinin inşa ettiği dairede meydana gelen hasar nedeniyle zararın tahsili talebi ile eldeki davayı açmış olup davalının süresi içerisinde zaman aşımı itirazında bulunması üzerine yapılan keşifte dinlenen davacı tanığının beyanı nazara alınarak davacının süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunmadığı gibi ayıbın satıcının ağır kusur veya hilesi ile gizlendiğine ilişkin delil de bulunmadığı ayrıca dosya içerisinde mevcut bulunan Marmara Ereğlisi Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/51 değişik iş sayılı dosyasında alınan tespit raporunun incelenmesinde binanın 25 yıllık bir yapı olduğu B Tipi mimari uygulama projesinin 02/04/1991 tarihinde tasdik edildiği anlaşılmış olup ayrıca benzer davalarda Yargıtay 13.Hukuk Dairesinin 2006/13092 Esas 2007/402 Karar sayılı ilamında da davanın zaman aşımı nedeniyle reddine yönelik kararlar verildiği ve bu kararların onandığı" gerekçesiyle davacının istinaf taleplerinin reddine karar verilmiştir. Dava konusu taşınmazın davacıya satışı 6502 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonradır. Aynı kanunun 10. maddesinde ise herhangi bir ihbar yükümlülüğü bulunmamaktadır. Yine aynı Kanunun 12. maddesinde ise zamanaşımına ilişkin olarak "Kanunlarda veya taraflar arasındaki sözleşmede daha uzun bir süre belirlenmediği takdirde, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda taşınmazın teslim tarihinden itibaren beş yıldır. (2) Bu Kanunun 10 uncu maddesinin üçüncü fıkrası saklı olmak üzere ikinci el satışlarda satıcının ayıplı maldan sorumluluğu bir yıldan, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda ise üç yıldan az olamaz.(3) Ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı hükümleri uygulanmaz." düzenlemesi yer almaktadır. Anılan düzenlemeler göz önünde bulundurulduğunda eldeki dava için zamanaşımı süresi dolmamış olup işin esasına girilirek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekir. O halde, Bölge Adliye Mahkemesince bozma nedeni yapılan bu hususlar gözetilmeden davacının istinaf başvurusunun reddi ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesinin kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 27/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi