20. Hukuk Dairesi 2011/4573 E. , 2012/1276 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... 02.11.2010 tarihli dilekçesiyle, ... köyü 3881 sayılı parselin, kadastroda Hazine adına kadastro tespiti itirazsız kesinleşmişse de, çok eski tarihlerden beri kendisinin zilyetliğinde olduğu, bu parsel için Mevlüt Kaya tarafından açılan tapu ipal tescil davasının, parselin ..."ya ait olduğunun belirlendiği gerekçesiyle reddine ilişkin Antalya Asliye 4. Hukuk Mahkemesinin 2006/41 Esas ve 2007/47 karar sayılı kararının kesinleştiği, tapu kaydının iptali ve adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın REDDİNE karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, genel kadastro tespitinden önceki nedene dayalı, tapu iptal tescile ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu ... köyünde 1940 yılında 3116 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp, 1941 yılında kesinleşen orman kadastrosu mevcuttur. Daha sonra, 1744 sayılı Yasa hükümlerine göre 3 numaralı Orman Kadastro Komisyonunca 1978 yılında yapılıp,ekip çalışmaları 09.06.1980, itirazların incelenmesinden sonra komisyon çalışmaları da 10.12.1980 tarihinde ilan edilen aplikasyon ve 1744 sayılı Yasa ile değişik 6831 sayılı Yasanın 2. madde uygulaması ile 1987 yılında 36 numaralı Orman Kadastro Komisyonunca yapılıp, 10.12.1989 tarihinde ilan edilen, aplikasyon, henüz sınırlandırması yapılmamış ormanların kadastrosu ve 3302 sayılı Yasa ile değişik 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır.
Taşınmazın bulunduğu yerde genel arazi kadastrosu işlemi 1963 yılında yapılmış ve sonuçları 08.03.1966 ila 06.04.1966 tarihleri arasında ilan edilmiş ve kesinleşmiştir. Bu çalışmada çekişmeli taşınmaz tapulama dışı bırakılmış, 02.07.2004 tarihinde, 4916 sayılı Yasa ile değişik 4706 sayılı Yasa hükümlerine göre değerlendirilmek üzere aynı Yasanın 7. maddesi ve T.K.G.M."lüğünün 14.10.1996 gün ve 073/1534-1996-6 sayılı genelgesi uyarınca tescil edilmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve eski tarihli memleket haritası, amenajman planı ve hava fotoğraflarının uygulanmasına dayalı araştırma inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi raporlarıyla her ne kadar orman sınırları dışında bırakılmışsa da, çekişmeli taşınmazın öncesi itibariyle orman sayılan yerlerden olduğu, halen üzerinde az sayıda da olsa orman ağaçları bulunduğu, bu yerde 1940 yılında orman tahdidi yapıldığı,4785 sayılı Yasa hükümlerine göre devletleşen orman alanlarının sınırlandırılmasının
1981 yılında yapılmayıp, ancak 1987 yılında, her hangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların kadastrosu sırasında yapıldığı, çekişmeli parselin orman sayılan yerlerden olduğu halde ancak 1987 ila 1989 yıllarında yapılan işlemde orman sınırları dışında bırakılmakla kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine konu edilebileceği bu tarihten sonra dava tarihine kadar 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı belirlenerek davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı gerçek kişinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden gerçek kişiye yükeltilmesine 07/02/2012 günü oybirliği ile karar verildi.