Esas No: 2021/10721
Karar No: 2022/5723
Karar Tarihi: 23.03.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/10721 Esas 2022/5723 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, 5607 sayılı yasaya aykırılık suçlamasıyla verilen hükmü incelemiş ve hükümlülük, müsadere ve nakil aracının müsadere edilmemesi kararını onamıştır. Ancak, yerel mahkemenin kurduğu mahkumiyet hükmüne yönelik itirazlar değerlendirilerek, sanığın suç tarihinde yürürlükte olan ve sonrasında değişiklik gösteren yasa maddelerine göre cezalandırılması gerektiği belirtilmiştir. Bu çerçevede, 7242 sayılı Yasa kapsamında verilecek cezaların sanık lehine düzenlendiği, kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının mümkün olduğu vurgulanmıştır. Kararda, Anayasa Mahkemesi'nin 5237 sayılı TCK'nun bazı bölümlerini iptal etmesinden sonra yeniden değerlendirilmesi gereken 53. madde ve müsadere kararının somut olaya göre belirlenerek yerel mahkemeye ait olduğu ifade edilmiştir. Son olarak, mahkeme Tatvan Sulh Ceza Mahkemesi'nin arama kararının denetime uygun şekilde dosyaya getirilmeden hüküm tesisi yapıldığını ve ele geçen kaçak eşyanın müsaderesine karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir. Detaylı kanun maddeleri ise şöyledir: 5607 sayılı Yasa'nın 3/18, 3/5, 3/10, 3/22, 5/2, Geçici 12. maddesi; 6455 sayılı Yasa; 6545 sayılı Yasa; 7242 sayılı Yasa'nın 61. maddesi, 62. maddesi, 63. maddesi; ve 5237 sayılı TCK
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, nakil aracının müsaderesine yer olmadığına
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I)Katılan ... İdaresi vekilinin nakil aracının iadesine yönelik temyiz itirazı üzerine yapılan incelemede;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan ... İdaresi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle nakil aracının iadesine ilişkin hükmün ONANMASINA,
II)Katılan ... İdaresi vekilinin ve sanık ...’nin bu sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazları üzerine yapılan incelemede ise;
1)Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu,
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. madde ve fıkralarının somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen Geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2)24/11/2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kabule göre de;
1)Olay günü sanığın sevk ve idaresindeki araçta yapılan arama işlemine dayanak olarak gösterilen Tatvan Sulh Ceza Mahkemesinin 2014/338 Değişik İş sayılı arama kararının denetime olanak verecek şekilde dosyaya getirtilmeden karar verilmesi,
2)Ele geçen kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla TCK'nun 54/4. maddesi gereğince müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan ... İdaresi vekilinin ve sanık ...’nin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.